Avrupa Birliği’nde ilk ve orta öğretimdeki öğrencilerin çoğunluğu en az bir ikinci dil öğrenmektedir: 2021 yılında bu oran, ilköğretimdeki öğrencilerin yüzde 86,3’ünü, ortaokuldaki öğrencilerin yüzde 98,5’ini ve lisedeki öğrencilerin yüzde 91,0’ını oluşturmaktaydı.
Avrupa’nın merkezinde yer almasından ötürü hem kendi millet dilini korumaya yönelik hem de ikinci dil öğrenimini verimli ve etkili hale getiren bir politika kullanılmıştır. Avusturya’nın temel eğitim döneminde 1.sınıftan başlayarak İçerik ve Dil Entegreli Öğrenme – CLIL (Content and Language Integrated Learning) yaklaşımı kendisini göstermekte ve kullanıma sunulmaktadır. Örnek vermek gerekirse İki ulusal dile sahip olan İsveççe ve Finçe son zamanlarda öğretim sürecinde meydana getirdiği başarılarla örnek olabilecek Finlandiya ise, Avrupa’da hedeflenen 1+2 ikinci dil becerisinin yerine; 1+2+2 yabancı dil becerisini hedeflemiştir.
2021’de, lise genel eğitimindeki ( ISCED 34 düzeyi) öğrencilerin %61,0’ı zorunlu dersler veya zorunlu müfredat seçenekleri olarak iki veya daha fazla yabancı dil okudu; bu, 2013’e yüzde 58,4 oranı olan kıyasla + 2,6 yüzde puanı (pp) daha fazla. Ortaöğretim mesleki eğitimde (ISCED 35 düzeyi) bu pay yüzde 34,9 olup, 2013’e göre (yüzde 34,1) + 0,8 puan olmuştur.
İngilizce yeterlilik seviyesi verilerinde ilk 15’e giren ülkelere baktığımızda sırasıyla; İsviçre, Hollanda, Singapur, Norveç, Danimarka, Güney Afrika, Lüksemburg, Finlandiya, Slovakya, Almanya, Belçika, Avusturya, Polonya, Filipinler, İsveç oluşturmaktadır. İkinci dil eğitimi diğer ülkelerde de yaşamın tam merkezinde yer almaktadır. Sıralamada yer alan Almanya, dil öğrenimi politika sistemleriyle verimli bir seyir göstermektedir.
Lüksemburg ve Fransa’da, lise genel eğitimindeki tüm öğrenciler iki veya daha fazla yabancı dil okudu. Çekya, Romanya ve Slovakya’da da iki veya daha fazla dil okuyan öğrencilerin büyük bir kısmı (yüzde 99) kayıtlıdır. Bu AB ülkelerini Estonya (yüzde 97), Slovenya ve Finlandiya (her ikisi de yüzde 96) takip etmiştir.
Kaynak: (Eurostat, 2024)
Eğitim düzeyine, yaşa ve çalışılan modern yabancı dil sayısına göre öğrenciler – çalışılan dil sayısına göre mutlak sayılar ve öğrencilerin yüzdesi
https://ec.europa.eu/eurostat/databrowser/view/EDUC_UOE_LANG02__custom_7484925/default/table?lang=en
Üst orta mesleki eğitim söz konusu olduğunda, 2021’de hemen hemen tüm öğrencilerin (yüzde 97) iki veya daha fazla yabancı dil öğrendiği tek AB ülkesi Romanya olmuştur. Bu sıralamayı Finlandiya (yüzde 82), Polonya (yüzde 77) ve Lüksemburg (yüzde 75) izlemiştir.
Önemli bir not: “İngilizce hem genel hem de mesleki üst orta eğitimde lider konumda olmuştur.”
2021 yılında İngilizce, AB’de ortaöğretim genel ve mesleki eğitim düzeyinde en çok çalışılan yabancı dil oldu ve öğrencilerin sırasıyla yüzde 96,8’i ve yüzde 78,6’sı bu dili öğreniyordu.
Genel eğitim açısından bakıldığında İspanyolca (yüzde 26,8) ikinci sırada yer alırken, onu Fransızca (yüzde 22,3), Almanca (%21,8) ve İtalyanca (yüzde 3,2) takip ediyor. Ayrıca Rusça, AB’de (yüzde 2,8), özellikle Estonya’da (yüzde 66) ve Letonya’da (yüzde 59) en yaygın olarak öğrenilen AB dışı dil oldu; onu Litvanya (yüzde 28) ve Bulgaristan (yüzde 25) izlemiştir.
Mesleki eğitimde Almanca (yüzde 17,9) ikinci sırada yer alırken, bunu Fransızca yüzde 16,4), İspanyolca (yüzde 7,0) ve Rusça (yüzde 2,2) izledi. Bu durumda Rusça en çok Letonya (yüzde 42), Bulgaristan (yüzde 30) ve Kıbrıs’ta (yüzde 15) öğrenilmiştir.
Kaynak: (Eurostat, 2024)
Eğitim düzeyine, yaşa ve çalışılan modern yabancı dil sayısına göre öğrenciler – çalışılan dil sayısına göre mutlak sayılar ve öğrencilerin yüzdesi https://ec.europa.eu/eurostat/databrowser/view/EDUC_UOE_LANG02__custom_7484925/default/table?lang=en
Sonuç Olarak Avrupa Birliği ülkelerinde;
İkinci dil öğretimindeki programın genel özellikleri incelendiğinde Avrupa Birliği ülkelerinde merkezi programın yer aldığı ve bu programın bölgede uygulandığı bilinmektedir. Araştırılan AB ülkeleri dikkate alındığında; çerçeve programların planlarının yapıldığı ve eğitim kurumlarının bu alanda kendi öğretim programlarını tasarlayabilmişlerdir. Avrupa Birliği ülkelerinde öğretim programının İngilizce ve Dil Branş öğretmenlerine daha fazla esnekliğin sağlandığı görülmektedir.
Avrupa Birliği ülkelerinde Avrupa Komisyonu’nun ikinci dil öğretim politikaları ve bu alanda yapılan faaliyetler analiz edildiğinde Avrupa Birliği ülkelerindeki başarı süreçlerinde ikinci dil eğitimine erken çocukluk döneminde başlamanın ve uygulamalı ikinci dil öğretiminin müfredatta yer almasının etkisi olmuştur. Erken yaşta başlayan ikinci dil öğretiminin çocuğun her yönden gelişimini pozitif yönde etkilediği görülmektedir. Avrupa Birliğinde yer alan ülkelerden bazılarında farklı olarak temel eğitimde yabancı dil branş öğretmenleri tarafından öğretilirken diğer ülkelerde ise temel eğitim sürecinin tamamlanmasına kadar ikinci dil eğitiminin sınıf öğretmenleri tarafından okutulduğu ortaya çıkmıştır.
Kaynak: (Eurostat, 2024)
Eğitim düzeyine, yaşa ve çalışılan modern yabancı dil sayısına göre öğrenciler – çalışılan dil sayısına göre mutlak sayılar ve öğrencilerin yüzdesi https://ec.europa.eu/eurostat/databrowser/view/EDUC_UOE_LANG02__custom_7484925/default/table?lang=en
Avrupa Birliği adayı ülkelerinden Türkiye’de diğer ülkelerden farklı olarak temel eğitim 1. sınıfta İngilizce derslerinin olmadığı bilinmektedir. Avrupa Birliği ülkelerinde temel eğitimde İngilizce dışında ikinci yabancı dil öğretimi de gerçekleştirilmektedir. Bu sebeple öğrenciler ikinci dil öğretimi sürecinde çok daha fazla yer almaktadırlar. İncelenen Avrupa Birliği ülkelerinde ikinci dil öğretiminde Çağdaş yabancı dil yaklaşımı olan CLIL(Content and Language Integrated Learning) kullanıma sunulmaktadır.
Almanya, Polonya, Hollanda, Finlandiya ve Avusturya’da CLIL yaklaşımının kullanılmasıyla haftalık ikinci dil ders saatlerinin uygun, verimli ve etkin olduğu ortaya çıkmıştır. İncelenen AB ülkeleri ve Türkiye İlkokul Yabancı dil (İngilizce) Öğretim Programında hedefler öğrenme sürecini yansıtmaktadır. Ülkelerin yabancı dil öğretim programlarının tamamında hedefler açısından Avrupa Ortak Başvuru Metni’nin (CEFR) Avrupa Ülkelerinde temel eğitim kurumlarında Uygulanan Yabancı Dil Öğretim Programlar olduğu görülmektedir. Diğer ülkelerden farklı olarak özellikle de Türkiye’de ve Finlandiya’da temel eğitim döneminde ikinci dil öğretim programlarında yer alan Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Programı (CEFR)’de bulunan dil seviyesi ölçeğine göre kazanımlar ve amaçlar ifade edilmiştir. Avrupa Birliği ülkelerinin programlarında toplumsal, sosyal ve kültürel faaliyetler, kültürleri tanıma, öğrenme ve çok dilliliğe yönelik amaçlar yer almaktadır.
Sefa SEZER
English Teacher / İngilizce Öğretmeni
Kaynakça
Eurostat, 2024; Eğitim düzeyine, yaşa ve çalışılan modern yabancı dil sayısına göre öğrenciler – çalışılan dil sayısına göre mutlak sayılar ve öğrencilerin yüzdesi https://ec.europa.eu/eurostat/databrowser/view/EDUC_UOE_LANG02__custom_7484925/default/table?lang=en
*Bu çalışma yukarıda yer alan kaynakçada belirtilen Eurostat, 2024’den derlenmiştir.