Bilindiği üzere Pandemi ve Covid -19 salgını kapsamında eğitim kademelerinin tamamında yüzyüze eğitime ara verilmiş ve uzaktan eğitim uygulamasına geçilmişti.
Uzaktan eğitimde eksik kalan kısımlar “TELAFİ” eğitimi ile tamamlanacakti.
Peki ya hiç düşündük mü? Günlerce yüz yüze eğitim yapsak bile “TELAFİ” edemeyeceğimiz kazanımları.
Şimdi Temel Taşı ( Okul Öncesi Eğitim) Neler kazandırıyor bir bakalım;
1.Çocukta zeka gelişiminin %70 lik kısmı 7 yaşına kadar tamamlanır ve öğrenme becerisi bu yaşta gelişir.
(Ancak uzaktan eğitimde binlerce fotoğraf karesinin sıralandığı ekranlar ve videolar çocukta dikkat eksikliğine sebep oluyor ve zeka gelişimine olumsuz etki yaratıyor)
2.Farklı kültür ortamlarından ve ailelerden gelen çocuklar ortak bir yetişme ortamına okul öncesi eğitim kurumlarında ulaşır. Çocuk kendine güven duygusunu bu kurumlarda kazanmaya başlar.
(Maalesef bu duruma da uzaktan eğitimin katkısı zayıf)
3.Çevreyi , nesneleri, eşya ve varlıkları, temel bir takım becerileri, davranışları, olumlulukları ve olumsuzlukları öğrenmeye başlama yaşı 4-6 yaşları arasındadır.
(Çocuklarımız model alma yolu ile öğrendiği için denetimli bir ortama ve olumlu kazanımlara ihtiyaç duyuyor)
4.Çocuğun grup etkinliklerine katılması , ilişki kurmayı öğrenmesi ve sosyalleşmesi öğrenmesi
( Sahi, konuşma problemi yaşayan öğrencilerimizin dil gelişimine de fayda etmiyor ZOOM.Okul öncesinde akran eğitimi diye bir gerçek var )
5.Özbakim becerileri ,kişiliği etkileyen tuvalet eğitimi ..
(Denedik bu da uzaktan olmuyor. Ki zaten bizimkiler oyun çocuğu , ekran karşısında uzun uzun durmuyor )
Kısacası insan hayatının temel taşları zihinsel, psikolojik,motor beceri , dil gelişimi gibi süreçler..Hiçbiri telafisi mümkün Akademik bilgi değil.
Aile içi desteğin tek başına yetmediği, çocuğun kendi yaşıtlarıyla birlikte olabileceği, bedensel ve zihinsel gelişmelerini sağlıklı biçimde sürdürebilecekleri bir ortam olduğu için okul öncesi eğitimin okulda olması zorunlu ve gereklidir.
Çünkü; Bu dönemdeki sapma ve olumsuzluklar çocuğun bütün yaşamını olumsuz yönde etkiler.
Bu arada Covid -19 salgını, “PANDEMİ” vardı değil mi?
Sanırım uzunca bir sürede bizimle..
Shenzhen Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi ile Johns Hopkins Bloomberg Kamu Sağlığı Okulu bu işe kafa yorup ortak bir çalışma yapmiş.
0-6 yaş çocukların virüsten daha az etkilenme gerekçeleri incelenmiş. Uzmanlara göre, çocuklar daha sağlıklı akciğerlere sahip oldukları için Covid-19’un pinömaniye dönüşme riski düştüğünü, ayrıca çocukların bağışıklık sisteminin virüsle mücadelede yetişkinlere oranla daha etkili olduğu tespit etmişler.
Amaa..Bizim çocuklarda “SÜPER TAŞIYICI” idi değil mi?
Onuda araştırmışlar..
Amerika, Almanya , Fransa gibi ülkelerin çocuklar üzerinde yaptığı Çalışmalar ve yayınlanan sonuçlara göre; “Çocukların virüsün yayıldığı ilk günlerde korkulduğunun aksine “süper taşıyıcı” olmadıkları saptamışlar.
Buna bağlı olarak da “Okulların kapatılması ve en riskli grup olan yaşlıların çocuklarla bir araya getirilmemesi politikalarının “yanlış” olduğu belirlendi” diyorlar.
Türkler bu duruma ne diyor diyeceksiniz tabiki…
Burada da örneği kendimizden verelim.Yüzyüze eğitimde iken okul dışından etkenlerle (Covid -19 )geçiren velilerimiz olmasına rağmen yayılım ile ilgili herhangi bir problem yasamadik.
Yada önlem alma konusunda biz çok iyiyiz..
Velhasıl;
Bizler bakıcı değil Türk Milletinin Eğitim ordusuyuz. İçinden geçtiğimiz bu zorlu süreçte devletimizin ve milletimizin her bir ferdine hizmet etmek her koşulda vatani görevimiz.
Sayın Cumhurbaşkanımız ise neslin inşaası için pedogojik manada pozitif etkiler yaratacak anaokullarinin açılması kararını almıştır.
Eğitim Ordusu olarak bizlerde bir “Nesil”in eğitiminin, milletin geleceğine ne derece etkisi olacağının bilinci ve #Maske #Mesafe #Hijyen kurallarina da riayet ederek görevimizin başındayız .
Ömer BURGAÇ
Okul Öncesi Öğretmeni -Veli
