1. Anasayfa
  2. Değerlendirmeler

Öğretmenin ve Öğretim Üyesinin Değerlendirilmesi

Öğretmenin ve Öğretim Üyesinin Değerlendirilmesi
0

Hem aşağıdan yukarıya, hem de yukarıdan aşağıya performans değerlendirme sistemine yürekten inanıyorum. Bu değerlendirme sistemi planlı ve amacına uygun yapılırsa öğretmenin ve öğretim üyesinin kendi eksikliklerini görmesi ve gidermesi mümkün olabilir. Ama planlı ve amacına uygun olarak gerçekleştirilmediğinde bu, istismara çok açık bir sistemdir. Her şeyin ve dolayısıyla eğitimin de metalaştığı, öğrenci ve velinin müşteri gibi görüldüğü günümüz toplumunda bu sistem elbette istismara çok açıktır.

Amacına uygun olmayan ve plansız bir şekilde gerçekleştirilen öğretmen ve öğretim üyelerinin performans değerlendirme sisteminde şu tür sorunlar karşımıza çıkmaktadır:

  • Öğrenciyi ve/veya veliyi müşteri gibi gören kurumlarda öğretmen / öğretim üyesi hakkındaki en ufak bir şikayet yönetim için büyük stres kaynağı olmakta ve bu stresten kurtulmak için kurumundaki öğretmene / öğretim üyesine gereksiz ve anlamsız baskı yapma yoluna gidebilmektedir.
  • Bu baskıdan kaçmak/kurtulmak isteyen öğretmen / öğretim üyesi eğitim-öğretim amaçları yerine, yönetimi memnun etme çabası içerisine girerek eğitim-öğretim uygulamalarının kalitesini düşürebilmektedir.
  • Yöneticilerini memnun etme kaygısı eğitim-öğretim kaygısının önüne geçen öğretmende / öğretim üyesinde değerler erozyonu yaşanmakta ve böylece eğitim kurumlarında çıkar ilişkileri hakim olmaktadır.
  • Bu işin siyasi yönden olumsuzluğunu da gözden kaçırmamak gerekmektedir. Bağlı olduğu birimin siyasi görüş ve çıkarlarına uygun hareket etmeyen öğretmenin / öğretim üyesinin performansı düşük gösterilip yönetimin çıkarlarına uygun hareket edenlerin ise performansının yüksek gösterilmesi gibi bir sorun da ortaya çıkabilmektedir.

Samimi olarak eğitim sorunlarını çözme ve eğitim kurumlarını iyileştirme amacı taşıyan bir değerlendirme sistemi, yukarıda sıraladığım olumsuzlukları göz önünde bulundurarak değerlendirilecek öğretmenin / öğretim üyesinin performans göstergelerini uygun bir şekilde belirledikten sonra bu performansı değerlendirecek olan kişi ve birimlere uygun bir ölçüm yöntem ve aracı geliştirmelidir. Bir öğretmenin / öğretim üyesinin performansını değerlendirmek için öğrenciye, yönetime ve bu öğretmenin / öğretim üyesinin meslektaşına sorulacak sorular birbirinden farklı olmalıdır. Fakat bu soruların her zaman çok amacına ve değerlendirecek kişiye uygun olarak hazırlanmadığını üzülerek belirtmek durumundayım.

Performans değerlendirme için hazırlanan soruların yanı sıra, bu değerlendirmenin kendisinin de her zaman yeterli olamadığını görmekteyiz maalesef. Dönemin sonunda öğrencilerin ve/veya velilerin doldurduğu anketlerin sonucunda yönetim bile nasıl bir duruş sergileyeceğini çoğunlukla bilemiyor gibi görünmektedir. Sonuç olarak, dostlar alış-verişte görsün misali doldurulmuş anketler ortaya çıkmakta ve bunun eğitim ve öğretimin kalitesine hiçbir katkısı olmamaktadır.

Sorulan sorular ve değerlendirmenin nasıl yapılacağının doğru bir şekilde belirlenmesi kadar önemli bir nokta daha var: Bu anketleri dolduran öğrenci ve/veya velilerin bu anketleri samimi ve bilinçli bir şekilde doldurması. Örneğin, üniversitede verdiğimiz derslerin sonunda öğrencinin doldurduğu anketlerin sonucunda acı bir tablo karşımıza çıkıyor: İçeriği keyifli olan ve öğrenciyi bilişsel olarak çok zorlamayan dersleri veren öğretim üyeleri çok olumlu geri-bildirimler alırken bilgi ve kavrama açısından öğrenciyi çok zorlayan dersleri veren öğretim üyeleri çok olumsuz eleştiriler alabilmektedir. Hatta aynı öğretim üyesi bir derste çok olumlu, bir başka derste çok olumsuz bir değerlendirme sonucu alabiliyor. Bu durum öğretmenler için de çok farklı değil. Veliyi memnun eden ve öğrenciye yüksek puan veren öğretmen, öğrenci ve veliden çok iyi puan alırken, öğrenciye test yerine okuma ödevi veren öğretmen çok olumsuz değerlendirilebiliyor. Bu durum, öğretmenin / öğretim üyesinin performansını değerlendiren kişilerin de bu anlamda çok yeterli olmadığını gösteriyor.

Gönül isterdi ki, öğrencilerin çoğunun keyifli bulduğu derslerde öğrenciler dersteki olumlu uygulamalar dışında eksikliklere işaret edip mantıklı önerilerde bulunsun ya da zorlandığı ve hiç sevmediği dersleri veren öğretmeni /öğretim üyesini değerlendirirken olumsuzlukların yanı sıra, kendi eksikliklerini de görsün veya yönetim öğretmen /öğretim üyesi şikayet almadığı sürece her şeyin yolunda olduğunu düşünmesin, şikayet aldığında ise panik içinde hareket etmesin. Yıllardır görev yapan bir öğretim üyesi olarak her dönemin sonunda her ders için alacağım geri-bildirimi ezbere biliyor olmak benim için gerçekten can sıkıcı. Bazen insan şaşırtılmak istiyor, hem olumlu hem de olumsuz anlamda. Bu şaşırmalar bizleri geliştirir. Ama ne yazık ki, bugüne kadar beni bu anlamda şaşırtan çok az öğrenci oldu.

Özetle, eğitim kurumlarımız performans değerlendirme sistemini amacına uygun ve planlı bir şekilde geliştirirse, öğrenci ve veli de bu performansı yine amacına uygun ve bilinçli bir şekilde değerlendirirse bunun eğitim-öğretime katkısının çok büyük olacağını düşünüyorum. Fakat ne yazık ki, toplum olarak bunun çok gerisindeyiz. Umarım, çok da uzak olmayan bir gelecekte hepimiz günü kurtarmak yerine, uzun vadeli hedefler doğrultusunda hareket ederiz.

Deniz Sarıbaş

Facebook Yorumları

İlginizi Çekebilir

Yorumunuz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.