Nüfus sayımına göre, Singapur’da evde konuşulan baskın dil Mandarin Çincesi olup, nüfusun % 51’i günlük iletişim için bu dili kullanmaktadır. Singapur’un Güneydoğu Asya’daki Malezya’ya coğrafi yakınlığı, Mandarin Çincesi ve İngilizce’nin yanı sıra Malayca’yı da resmi dil olarak seçmesinde etkili olmuştur.
Güney Asya Bölgesinin geçmişten günümüze kadar ki tarihini incelediğimiz zaman 200 yıldan fazla İngiliz yönetimi altında kaldığı bilimsel olarak yer almaktadır. Bu yapılan uygulama Hintlerin İngilizceyi daha kolay öğrenmesini ortaya çıkarmış ve Güney Asya bölgesinin özellikle de bazı ülkelerinde hem bilim hem teknoloji hem de inovasyon açısında güçlendirilmesi için önemli bir motivasyon kaynağı olmuştur.
İngilizcenin dünyadaki küresel statüsü ışığında, dilin tüm çeşitlerinin Standart İngiliz veya Amerikan İngilizcesi gibi ana dili konuşanların veya yakın çevrenin İngilizce çeşitlerinin her niteliğini yansıtmadığını fark etmek çok önemlidir. Sayısız yerel çeşit, kendi çeşitli bağlamlarında kendi ihtiyaçlarını karşılamak için İngilizceyi kullanan, farklı ana dil geçmişlerine sahip dünyanın çeşitli insan grupları arasında gelişmiştir. Birçok Hint uyruklu insanlar İngilizce dilinde kendilerini geliştirerek uzmanlaşmıştır. Bölge için örnek vermek gerekirse Hindistanlı yazarlar önceki yıllarda yayınladıkları kitaplarıyla Man Booker Ödülü’nü kazanarak kitabın yayılım küreselleşmeye doğru uzanmıştır.
Yeni olarak adlandırılmış ve yeni bir müfredat sistemi ile İngilizce, net bir şekilde çerçeveleri ve kolayca ifade edilebilir bir fonolojisi, dil bilgisi- anlatımı ve sözlük hazinesi olan homojen bir iklim değildir. Bu sözü Kachru 1983 yılında söyleyerek benzer yorumlarda da bulunmuştur. Kachru 1983 yılında aynı zamanda İngilizce dilinin bölgesel ve yerel çeşitlerine ayrıldığı için Güney Asya bölgesinde homojen bir dil iklimi olmamaktadır sonucuna ulaşmış ve bu bölgenin bu konuda ciddi vurgularda bulunmuştur.
Bu baskınlık, birçok Asyalı ebeveynin çocuklarının İngilizce eğitimine küçük yaştan itibaren öncelik vermesinin nedenini açıklayabilir. Hatta popüler bir düşünce olan “İngilizce diliniz varsa dünya fethedilir” sözüyle birlikte gerçekten de, İngilizce’de akıcılık, iş büyümesini ve eğitim fırsatlarını kolaylaştırmaktan yerel turizmi canlandırmaya kadar birçok faydayı ortaya çıkarmaktadır.
Asya bölgesinde genel olarak ülkeleri dil kullanımı açısından incelediğimizde;
Singapur
En yüksek İngilizce Yeterlilik Endeksi Puanı olan 642 ile Singapur, İngilizce konuşan Asya ülkeleri kategorisinde birinci olarak kabul edilmektedir . Yaygın inanışın aksine, Singapur dört resmi dili olan çok dilli bir ülkedir: İngilizce, Malayca, Mandarin Çincesi ve Tamil.
Hangi Asya ülkelerinin yabancı dil İngilizce konusunda üstün olduğunu anlamak, her kesimden insan için değerli olabilir. 2024 yılında yapılan araştırmaya göre dünya çapında 1,5 milyar insan, ana dili veya ikinci dili olarak İngilizce konuşmaktadır. Asya’da başı çeken ülke, İngilizce yeterlilik konusunda sürekli olarak en üst sıralarda yer alan Singapur olarak kabul edilmiştir.
Nüfus sayımına göre, Singapur’da evde konuşulan baskın dil Mandarin Çincesi olup, nüfusun %51’i günlük iletişim için bu dili kullanmaktadır. Singapur’un Güneydoğu Asya’daki Malezya’ya coğrafi yakınlığı, Mandarin Çincesi ve İngilizce’nin yanı sıra Malayca’yı da resmi dil olarak seçmesinde etkili olmuştur.
Filipinler
Filipinler’in resmi dili Tagalog olsa da, İngilizce yeterliliği yaygındır ve nüfusun yaklaşık %48’i ana dili konuşan veya akıcı kullanıcılardır. Ülkenin İngilizce Yeterlilik Endeksi puanı olan 578’e yansıyan bu dil avantajı, Filipinler’i yabancılar için popüler bir yer haline getirmiştir. Tropikal cennetiyle bilinen Cebu, ülkenin cazibesinin başlıca örneğidir.
Güney Asya bölgesinde yer alan yerel çeşitlerin her biri kendine özgü dilsel özellikler sergilemektedir. Bu çeşitlerin birçoğu, yerel topluluğun ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra uluslararası olarak anlaşılır olmasıyla meşruiyetini göstermiştir. İngilizcenin “uluslararası kullanımlarında, en azından ana dili konuşanlar kadar ana dili olmayanlar tarafından şekillendirildiği” ve “dilin, çok çeşitli normlara ve yeterlilik kapsamlarına sahip kişiler tarafından giderek daha fazla pratik amaçlar için kullanıldığı” söylenmiştir (Seidlhofer, 2004, s. 211-12).
Malezya
Malezya, İngilizce konuşan Asya ülkeleri arasında Filipinler’i yakından takip ediyor ve İngilizce Yeterlilik Endeksi’nde 574 puan alarak sadece dört puan geride. Malayca resmi dil olmasına rağmen, Malezya çeşitli bir dil manzarasına sahiptir. Hükümet tarafından zorunlu kılınan İngilizce eğitimi, nüfusun yaklaşık %72’sinin çeşitli derecelerde İngilizce iletişim kurabilmesiyle yüksek bir İngilizce yeterlilik oranına katkıda bulunmuştur.
Hong Kong
Küreselleşme, İngilizceyi Mandarin Çincesini geride bırakarak dünyanın baskın dili haline getirdi. 561’lik İngilizce Yeterlilik Endeksi puanıyla Hong Kong bu eğilimi örnekliyor. İngilizce, Hong Kong’un sosyal yapısına nüfuz ediyor ve sakinleri dilde yüksek düzeyde yeterlilik gösteriyor.
Güney Kore
Küreselleşme, Güney Kore’nin İngilizce Yeterlilik Endeksi puanı 537 ile İngilizce konuşan Asya ülkesi olarak beşinci sıraya yerleşmesinde hayati bir rol oynuyor. Güney Kore’nin eğlence sektörü son yıllarda Batı pazarına başarılı bir şekilde nüfuz etti. Küresel erişimlerini genişletmek için birçok Koreli eğlence sektörü İngilizce’de ustalaşmak için önemli çaba sarf etti.
Hindistan
Hindistan , vatandaşlarının yaklaşık %40’ının ana dili olan Hintçe’ye ek olarak İngilizce kullandığı ve İngilizce Yeterlilik Endeksi’nde 516 puan aldığı önemli bir İngilizce konuşan nüfusa sahiptir . Ülke, okul müfredatına erken dönemde dili dahil ederek İngilizce eğitimine öncelik vermiştir.
İngilizceyi sonradan ve ikinci dil kapsamında öğrenen kişi sayısı ise 400 ile 800 milyon arasında değişmektedir.
Hindistan’daki okul sisteminin 4 temel düzeyi bulunmaktadır.
İlkokul düzeyi –> (6 ila 10 yaş)
Ortaokul düzeyi –> (11 ve 12)
Ortaöğretim düzeyi –> (13 ila 15)
Ortaöğretim sonrası –> (17 ve 18).
Vietnam
Vietnam, büyüyen bir İngilizce konuşan nüfusa sahip bir diğer Güneydoğu Asya ülkesidir. Yeterlilik seviyeleri genellikle komşu ülkelere göre daha düşük olsa da, Vietnamlıların yaklaşık %20’si İngilizce konuşmalara katılabilir.
Singapur ve Filipinler, yüksek yeterlilik oranlarıyla tanınan Güneydoğu Asya’nın önde gelen İngilizce konuşan ülkeleri olarak öne çıkıyor . Her iki ülke de kısmen İngilizcenin yaygın kullanımı nedeniyle popüler turist destinasyonlarıdır .
SONUÇ OLARAK;
İngilizce dilinin aslında uzun süredir Güney Asya bölgesinin önemli bir kültürel iklim meydana getirilmesine ve uzun bir süreçtir bu şekilde devam etmesine rağmen, dil uzmanları, Güney Asya bölgesinin İngilizce dil topluluklarının ihtiyaçlarını daha eksiksiz ve verimli bir şekilde karşılamak için taleplerde bulunmaktadır. Bu ihtiyaçlar bir dizi yaklaşımla karılanmış lakin bu incelemenin sonuçlarında İngilizce dilini kendi içinde ayrı yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararası modellere bölmeye çalışmaktan ziyade işlevsel bir düzeyde öğretmeyi öneren ve Güney Asya bölgesinde İngilizce eğitimi için çok modelli modeline dayalı bir pedagojik yaklaşımı göstermektedir.
Sefa SEZER
English Teacher
