1. Anasayfa
  2. Bilgi Bankası
  3. Özel Eğitim

Özel Eğitimde Problem Davranışlar ve Öneriler

Özel Eğitimde Problem Davranışlar ve Öneriler
0

Bu yazıda problem davranışlar, problem davranışların işlevleri ve bu davranışların eğitim sürecine olan etkileri konusunda okuyucuların bilgilendirilmesi amaçlanmaktadır. 

Davranış 

Davranış, bireyin dış dünyada somut olarak gözlemlenebilen yaşantılarıdır. Davranış uzmanı B.F. Skinner’a göre davranış, bireyin çevresiyle etkileşimi sırasında ortaya çıkan, gözlemlenebilir ve ölçülebilir eylemler bütünüdür. Davranışlar genel olarak öğrenilmiş ve öğrenilmemiş olmak üzere iki gruba ayrılır. 

Örneğin, nefes almak, hapşırmak gibi refleksif tepkiler öğrenilmemiş davranışlar arasında yer alırken; konuşmak, yazı yazmak, okumak veya problem davranış sergilemek gibi eylemler ise öğrenilmiş davranışlar kapsamında değerlendirilmektedir. 

Problem Davranış 

Genel bir tanım yapmak gerekirse, problem davranış, çocuğun kendisine veya çevresindekilere zarar veren; sosyal iletişimi, sosyal etkileşimi ve eğitim sürecini olumsuz yönde etkileyen davranışlar bütünüdür. Bu tür davranışlar, özellikle eğitim sürecine ciddi düzeyde engel teşkil edebilir; çocuğun yeni beceriler kazanmasını zorlaştırabilir ya da mevcut becerilerini kaybetmesine neden olabilir. 

Problem davranışların dikkat çeken bir diğer özelliği ise genellikle süreklilik göstermeleridir. Başka bir deyişle, bir davranışın problem davranış olarak nitelendirilebilmesi için yalnızca ortaya çıkması değil, belli bir düzeyde süreklilik kazanmış olması da gerekmektedir. Tek seferlik veya rastlantısal şekilde gerçekleşen davranışlar, çoğu zaman problem davranış kapsamına girmez. 

Her problem davranışın mutlaka bir ya da birden fazla işlevi bulunmaktadır. Bu işlevler, çocuğun söz konusu davranışı sergileyerek elde ettiği kazanımlar olarak değerlendirilebilir. Problem davranışların işlevleri genel olarak şu şekilde sınıflandırılmaktadır: 

  • Duyusal uyarım elde etme (örn. bedensel haz ya da rahatlama sağlama), 
  • Bir durumdan ya da görevden kaçınma, 
  • Dikkat veya ilgi çekme, 
  • Birincil (örneğin yiyecek, su gibi) ya da ikincil (örneğin oyuncak, ödül, onay gibi) pekiştiricileri elde etme. 

Bu tür davranışlara müdahale edilmeden önce, davranışın nedenlerini anlamak amacıyla uzman kişiler eşliğinde sistematik bir gözlem yapılmalı ve işlevsel davranış analizi gerçekleştirilmelidir. Bu analiz, müdahale sürecinin sağlıklı ve etkili şekilde planlanabilmesi açısından oldukça önemlidir. 

Duyusal İşlev 

Bu alandaki değerlendirmelerde, çocuğun davranışsal boyutta diğer işlevlerle benzer bir kazanım gösterdiği varsayılmamalıdır. Eğer sergilenen “X” problem davranışın işlevi, alan uzmanları tarafından duyuşsal (duyusal) kökenli olarak belirlenmişse, müdahale programı buna uygun şekilde planlanmalıdır. 

Kaçınma 

Problem davranışların işlevi olarak “kaçınma”, özellikle okul ve sınıf ortamlarında sıkça gözlemlenmektedir. Öğrencilerin, belirli etkinlik ve aktivitelerden kaçınmak amacıyla problem davranışlar sergilediği durumlarla karşılaşılmaktadır. Bu işlevin farkında olunması ve öğretmenlerin buna göre planlamalar yapması büyük önem taşımaktadır. Çocuklara yönelik etkinlik ve aktiviteler planlanırken, bu tür davranışsal eğilimlerin göz önünde bulundurulması kaçınılmazdır. 

Bu noktada dikkat edilmesi gereken en önemli husus, problem davranışlar ortaya çıkmadan önce öğretmenlerin öğrencilerin dikkat süreleri ve öğrenme hızlarını dikkate alarak planlama yapmalarıdır. Eğer problem davranış bu önlemlere rağmen ortaya çıkarsa, bu aşamadan itibaren alan uzmanları tarafından uygun bir müdahale programının hazırlanması gerekmektedir. 

Gerek kaçınma gerekse diğer işlev türlerinde, problem davranışların ortaya çıkmadan önce önleyici planlamaların yapılması ve davranışın oluşmasının engellenmesi son derece önemlidir. 

Dikkat / İlgi Çekme 

Genellikle ilgi odağı olmak isteyen ya da bulunduğu ortamda varlığının fark edilmesini bekleyen çocuklarda, dikkat/ilgi çekme işlevine bağlı problem davranışlar gözlemlenebilmektedir. Bu tür davranışlar, çocuğun çevresindekilerin dikkatini kendi üzerine çekme amacıyla ortaya çıkabilir. Dikkat çekme, problem davranışların önemli işlevlerinden biri olup, diğer işlevlerle birlikte de görülebilir. Bu nedenle davranışın işlevini doğru analiz etmek, etkili müdahale planları oluşturmak açısından büyük önem taşımaktadır. 

Birincil / İkincil Pekiştireç Elde Etme 

Problem davranışların bir diğer işlevi de pekiştireç elde etmektir. Çocuk, problem davranış sergiledikten sonra bir nesne, oyuncak ya da sözel bir ifade ile ödüllendiriliyorsa, bu pekiştirici unsurlar davranışın tekrar edilmesine neden olabilir. Problem davranışların öncüllerini belirlemek, uygun planlamalar yaparak etkili bir müdahale programı geliştirmek açısından kritik öneme sahiptir. Bu şekilde, çocuğun davranışıyla ne elde etmeye çalıştığı anlaşılabilir ve işlevsel olmayan davranışların yerine daha uygun alternatif davranışlar öğretilebilir. 

Sonuç ve Öneriler 

Problem davranışlara yönelik müdahalelere başlanmadan önce, sürecin temel basamağını oluşturan işlevsel analizin uygulanması son derece önemlidir. Bu analiz sürecinde, davranışın öncül–davranış–sonuç (ABC) şeklinde ortaya konulması, davranışın işlevsel nedenlerinin anlaşılmasına katkı sağlar. Problem davranışın işlevinin doğru biçimde belirlenmesi ve bu sürecin alan uzmanlarının rehberliğinde gerçekleştirilmesi, etkili ve sürdürülebilir müdahale programlarının oluşturulması açısından kritik bir adımdır. 

Diğer yandan, önleyici planlamaların yapılması ve yeni problem davranışların oluşumunun engellenmesi, çocukların eğitim hayatının niteliği bakımından büyük önem taşımaktadır. Bu doğrultuda çocukların dikkat süresi, odaklanma kapasitesi ve diğer gelişimsel özelliklerinin bilinmesi ve eğitim planlarının buna göre düzenlenmesi gerekmektedir. 

Özel gereksinime sahip bireylerin gelişim düzeyleri, ilgi alanları ve hassasiyetlerinin hem aileleri hem de bu bireylerle çalışan öğretmenler veya uzmanlar tarafından bilinmesi, sınıf, ev ve okul ortamlarının önleyici şekilde yapılandırılmasını sağlar. Bu tür bir yaklaşım, problem davranışların ortaya çıkmadan önce önlenmesine katkıda bulunur. 

Eğitim ortamlarında zaman zaman problem davranışların gözlemlenmesi olağan kabul edilmelidir. Ancak asıl önemli olan, bu davranışların altında yatan nedenleri doğru biçimde saptayarak zamanında ve etkili müdahalelerde bulunmaktır. Aksi takdirde, bu tür davranışlar yalnızca eğitim ortamını değil, çocuğun sosyal gelişimini, akademik başarısını ve genel iyilik hâlini de olumsuz etkileyebilir. 

Unutulmamalıdır ki, eğitim sürecinde geçen her saniye çocuklar için kıymetlidir. Bu nedenle problem davranışların, çocukların gelişimini ve öğrenmesini sekteye uğratmasına izin verilmemelidir. 

Recep Bayram, 2000 yılında Diyarbakır'da doğmuş ve eğitim hayatına İstanbul'da başlamıştır. İlk ve ortaokul eğitimini İstanbul'da tamamlayan Bayram, lise eğitimini ise Mehmet Akif Ersoy Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde almıştır. 2023 yılında Ege Üniversitesi Özel Eğitim Öğretmenliği bölümünden mezun olduktan sonra, bir yıl boyunca özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde çalışmıştır. 2024 yılında ise İstanbul'da bir devlet okuluna atanarak şu anda öğretmenlik görevine devam etmektedir. Örgün eğitim hayatı dışında, kendini sürekli geliştirmeye özen göstererek çeşitli webinarlara aktif katılım sağlamış ve Erken Okur Yazarlık Testi, Disleksi Akıcı Okuma Eğitici Eğitimi, VB-MAPP ve ETEÇOM 2 sertifikalarına sahiptir.

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir

Yorumunuz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.