Herşeyden önce uzun bir yazı ile karşı karşıyasınız. İyi bir okursanız sonunu getirirsiniz. “Benim zaten okumanın faydalı olduğu konusunda hiç şüphem yok” diyorsanız, bilgi ve içselleştirme aynı şey değildir diyorum size. Çünkü bir çoğumuz bizim için neyin iyi olduğunu biliyor ve yapmıyoruz. Yine de “Okuyamayacağım” diyorsanız yazının son bölümünde yer alan çocuğunuza okumayı sevdirmekle ilgili sorulara göz atın derim. Ama bu yazıyı okumazsanız yine yapmak lazım deyip yapmadığınız şeylerin arasında yer alabilir çocuğunuza okumayı sevdirmek…
Sabırlı okumalar…
Türkçe’mizde okumak ve eğitim görmek kavramlarını aynı kelime ile ifade ederiz.”Okumak” .
-Çocuğun iyi okuyor mu?
-Çocuğum okusun diye çok uğraştım ama okumadı”
-Filanın oğlu çok iyi okudu, profesör oldu.
Bu sözleri etrafımızda çok duyarız ve söyleriz. Aslında bizim okula gitmek, eğitim almak, öğrenim görmek anlamlarında kullandığımız bu kelime başka dillerde okumak kelimesi ile ifade edilmiyor. Çünkü aslında çok farklı bir etkinliği ifade ediyor. Fakat Türk medeniyeti kadim bir medeniyet. Bu yazıyı bitirdiğinizde bizim medeniyetimizin bu iki anlamı yani kitap okumak ve okulda eğitim görmek anlamlarını neden aynı kelime ile ifade ettiğini daha iyi anlayacaksınız.
Bu yazıda okumayı sevmenin bir çocuğa eğitim hayatında ve sonrasında neler kazandıracağını öğreneceksiniz. Bunun yanında veli olarak onlara kitap okumayı kimin ve nasıl sevdireceğini idrak edeceksiniz. Bu yazıyı okuduktan sonra , “çocuğumun kitap okumayı ya da okumayı sevmesi ona ne kadar büyük kazanım sağlıyormuş, ben okumayı ona sevdirmek için elimdem geleni ardıma koymamalıyım” demenizi canı gönülden istiyorum.
Hollanda’da geçirdiğimiz 5 yıl boyunca eğitimine devam ettiği okulda daha 4 yaşından itibaren okulun çocuklara okumayı sevdirme konusundaki çabaları hep dikkatimi çekmişti. Okulun çok kapsamlı bir kütüphanesi olması yanında, okuma ile ilgili yaptığı etkinlikler ve sınıflarda da kütüphane olması ve bunun yanında işlenen konular kapsamında mutlaka sınıfta ayrıca kitaplar bulundurulması çok dikkatimi çekmişti. Bu beş sene boyunca çocuklara her akşam kitap okumamız konusunda okulun yönlendirmeleri sonucunda çocuklar her hafta kütüphaneden düzenli kitap alıp okurlardı. Kütüphanedeki İngilizce kitapların dışında okulda birçok ülkeden çocuk olduğu için her ülkeden gelen ailelerden talep edilen kitaplarla çocukların kendi dillerinde okumaları da özendirilmişti. Sonuç olarak benİm kızım kitap okumayı seven bir çocuk olup çıkmıştı. Kızımın İngilİzce’de çok iyi bir seviyeye gelmesinde kitap okumasının etkisini ayan beyan gördüm. Orada bulunduğum süre içinde çocukların kitap okumasının yararını bilfiil kızımla yaptığım kitap sohbetlerinde gördüm yaşadım. Okul okumalarımızda çocuklarımızla ne tür bir sohbet içine gireceğimiz konusunda da bizi yönlendirmişti. Bütün bunlara ilaveten özellikle kendi dilimizde kitap okumamızın çocuklarımızın dil gelişimi için çok önemli olduğunu, ikinci dilin ancak gelişmiş anadil üzerine inşa edileceğini, kitap okumanın çocukların kelime hazinesini geliştireceğini bu yüzden keyifli resimli kitapları okumamızı tavsiye etmişlerdi.
Bütün bu şahit olma durumu benim çocuk okurluğu konusunu araştırmama neden oldu. Çünkü eğitim konusuna zaten hep meraklıydım, çocukların okulda verilen eğitim dışında iyi bir öğrenen olması için iyi bir okur olması gerektiğine hep inanmıştım. Özellikle imkansızlıklar içinde olan ve iyi bir eğitime ulaşma şansı olmayan çocuklar için en büyük gelişim şansının iyi bir okur olarak elde edilebileceğini hep düşünmüşümdür. Bu arada yaptığım araştırmalar genelde İngilizce olduğu için sürekli okuduğum için konuşulan İngilizce’yi anlama sorunum tamamen ortadan kalktı diyebilirim. Yani yalnızca okuyarak dinlediğimi de tamamıyla anlamaya başladım. Yani yoğun olarak okumanın dil gelişimine olumlu etkisini bilfiil ben de yaşadım.
Şimdi araştırmalarım sonunda ulaştığım bilgileri sizinle paylaşmak istiyorum.
Çocuğumuza okumak amacıyla aldığımız çocuk kitaplarının çeşitlerine göre bir çok işlevi vardır. Çocuk kitapları çok farklı yapılarda karşımıza çıkabilir. Bazı resimli 0-6 yaş çocuk kitabı fotoğraf ile resimlendirilmiştir. Bu tür kitaplar çocuklara içinde bulundukları dünya hakkında bilgi verirler. Bazı kitaplar ise bir illüstratör tarafından resimlendirilmiş kitaplardır. Bunlar günlük yaşantısında karşılaştığı durumlar bir kurgu içinde onlara sunarken onların duygusal gelişimine katkıda bulunur. Kendi içlerinde yaşadıkları, çelişkileri, sorun olabilecek durumları ortaya koyarken çözümleri de içinde barındırır. Başka bir tür kurgu ise başka insanlar, farklı kültürler, farklı bakış açıları, genel olarak insanlar arasındaki farklılıklar hakkında çocuklara bir bakış açısı sunar. ( The importance of Literacy and Books in Children’s Development, Denise von Stockar)Ve bütün bunları çocukların en kolay içselleştireceği hikaye içinde sunar. Bunun yanında iyi ve güzel olanı çocuklara aşılama anlamında çocuk kitaplarının çok önemli katkısı vardır.
Bununla beraber okumayı öğrenme, okuduğunu anlamak demek değildir. Metnin her kelimesini bile ayrı ayrı bilmek metnin bütünün anlamak için yeterli değildir. Okunana anlam verebilmek oldukça karmaşık bir süreçtir. Bu yüzden çocukların kendi okuma seviyelerine uygun materyel bulmaları da önem kazanıyor.
İyi bir okur olmanın tek yolu ise kitap okumayı sevmekten geçiyor. Çocuklar sevmedikleri ve zorlandıkları şeyleri yapmaya karşı dirençli oluyorlar. Aslında bu biz büyükler için de geçerli değil mi? Sevilmeyerek yapılan şeyler kısa sürede bitmeye mahkum değil mi? Hangimiz sevmediği bir yemeği yapmak ister, hangimiz sevmediği bir enstrümanı çalmayı ister, hangimiz ayağı geri geri giderken bir yere gitmek ister. Eğer para kazanmak dışında bir işte süreklilik varsa , orada sevgi vardır. Sevgi yoksa zorunluluk vardır. Ama bir çocuk için zorunluluk diye birşey yoktur. Çünkü zorunluluk genelde gelecek ile ilgilidir ki çocuklar için yalnızca şimdi vardır.
Peki çocukların kitap okumayı sevmesi ve iyi okur olmaları neden önemli? İlk olarak okumayı kitap okumak olarak ele almak istiyorum, çünkü okumayı sevme kitaplarla başlıyor.
Sosyal ve ekonomik olarak dezavantajlı ailelerde ve ortamlarda yetişen fakat okuma sevgisi olan çocuklar, refah düzeyi yüksek olan ailelerde yetişen fakat okumayı sevmeyen çocuklara göre okul hayatında daha başarılı oluyorlar. (Reading Connects : a network for reading schools). Yani bir çocuğun geleceğini değiştirmede okumayı sevmesi müthiş bir kaldıraç görevi görüyor. Dolayısıyla eğitimimizin iyi olmasından çok çocuğumuzla ne yaptığımız önem kazanıyor. Bir anne çocuğuna kitap okuyorsa, onunla kitap üzerine sohbet ediyorsa, onu okumaya özendiriyorsa , çocuğuna, okumuş ve iyi eğitim almış olmanın çok üzerinde geleceği için fayda sağlamış oluyor.
OKUMAYI SEVMEK VE YOĞUN OLARAK KİTAP OKUNMASI ÇOCUĞU NEDEN AKADEMİK OLARAK DAHA BAŞARILI YAPIYOR?
Aileleri tarafından okul öncesi çağda düzenli olarak kitap okunan çocuklar kitap ile aralarında duygusal bir bağ geliştirirler. Örneğin her akşam çocuğuna sevdiği kitabı okuyan bir anne ve baba tüm dikkatinin çocuğuna ve okuduğu kitaba yöneldiği bu paylaşım anlarında kitapların okuyan anne baba ile çok güzel bir anı temsil etmesi nedeniyle kitap ile hep olumlu anları ve duyguları ilişkilendirir, bu nedenle okula başladığı zaman hem okumaya istekli olur, hem de kitap okumakla ilgili birçok rutini öğrenmiş olur. Kitap okumak çocuk için sabırsızlıkla beklenen birşeydir. Çocuk bütün o kitap okunan aylar ve yıllar boyunca hem dinlemeyi öğrenir, gelişen kelime hazinesi sayesinde yönergelerİ ve metinleri anlama konusunda zorluk çekmez. Kitap okunan çocuğun kelime hazinesi genişler. Kelime hazinesi geniş olan çocukların metin anlama becerileri artar ki bu eğitim hayatındaki yazılı kaynakları anlamlandırmasını sağlar. (Cunningham Stanowich, 1998 )Bu ise akademik başarı için çok önemli bir etkendir.
Biraz daha detaya girelim;
Yapılan araştırmalar sonucunda okumayı seven çocuklar okuma ile ilgili aşağıdaki becerileri geliştirdikleri ortaya çıktı.;
-Okumayı öğrenmede ve yazmada başarı(OECD 2000 )
-Okumadaki başarı sonucunda okumaya karşı daha olumlu yaklaşım( Mc Kenna and Kear, 1999)
-Okuyucu olarak özgüven geliştirme (Guthriend Alverman, 1999)
-Daha sonraki hayatlarında okuma sevgisini sürdürme ve hayat boyu okur olma
-Genel kültür seviyesinde artış (Cunningham Stanowich, 1998 )
-Kültürleri daha iyi anlama( Meek, 1991)
-Bulunan cemiyete daha fazla katılma (Bus, van Ljzendoorn and Pellegrini, 1995)
-İnsan tabiatını içyüzünü anlama (Bruner, 1996)
Ayrıca okuma miktarı arttıkça, okuma başarısının arttığı , ve bu durumun da daha fazla okumaya neden olduğu yani okuma miktarı ile okuma becerilerinin sarmal bir ilişki içinde olduğu anlaşılmış.(Cunningham Stanowich, 1998)
Okumayı seven çocuk çevresindeki insanlar ile empati kurabildiği, etrafındaki dünyayı daha sağlıklı yorumladığı ortaya çıkmış (Reading to succeed).
Okumayı seven ve çok okuyan çocuğun bulunduğu çevreyi daha ileriye götürmek için daha güçlü hissettiği OECD araştırılması sonucunda gün ışığına çıkmış.
VE DAHA BAŞKA BİLGİLER
Okul öncesi çağda kendilerine kitap okunmuş çocuklar okulda daha uzun süre odaklanır ve kendilerini disipline ediyorlar.
1970 yılından bu yana İngilizler’in 17000 kişi üzerinde yaptığı uzun soluklu araştırmada (British Cohort Study) kişinin birçok konuda gelişimini en çok nelerin etkilediği araştırılmış. 10 yaşında sık sık kitap okuyanların 16 yaşında okumayanlara göre daha iyi dereceler elde ettiği görülmüş. Zevk için okuma hem kelime dağarcığının gelişmesi hem de matematikte daha iyi bilişsel gelişim sağlamış.
Zevk alarak okuyan çocuklarda fikir yürütme ve eleştirel düşünme becerileri de gelişiyor. (Rediathon)
Yoğun olarak hikaye okunan ve çocuk edebiyatına maruz kalmak çocukların duygusal gelişimine olumlu katkıda bulunuyor. (The Rose Review 2008)
“Edebiyatın ışığı olmadan çocuklar gerektiği gibi olgunlaşamaz. Kitaplardan bilgi ve anlayış elde ederiz. Kitaplar hayal gücünü uyarır. Aklın ve kalbin gözünü açar. Hikayelerin gücüyle çocuklar entellektüel meraklarını, kendi duygularını ve insan tabiatı hakkında farkındalık ve empati geliştirirler. ”
Michael Morpurgo
Çok sevilen ve özellikle insanlık durumları ve insan tabiatını, duygularını, çelişkilerini yazdığı çocuk kitaplarında çok usta bir şekilde ele alan, kalemi çok güçlü bu yazar az kelime ile ne kadar çok şey ifade etmiş.
Çocuklar okudukları kitaplardaki kahramanlar ile kendilerini özdeşleştirirler. Çocuk kitapları genel olarak çocuk dünyası ve onların duygu durumları ile doğrudan ilişkilidir. Özellikle 0-7 yaş arasındaki kitaplarda resimlere ağırlık verilir, çünkü bu çocukların okunanı daha iyi anlayabilmesi çok gereklidir. Çocuğun bu çağda görmediği yalnızca dinlediği şeye ilgi göstermesi zordur. Bu tür kitaplarda resimler o kadar güçlü olarak hikayeyi yansıtır ki çocuk tek başına kitabı ele aldığında hikayeyi rahatlıkla anlatabilir. Okul öncesi çağda olan kitaplar çocukların gelişim dönemlerinde sahip olacağı birçok korkuyu veya zorluğu aşabilmesi için hem okuyan veliye bir rehber hem de çocuğa duygularını anlama ve başa çıkma yolu sunar. Bunun dışında çocuklar kahraman ile kendilerini özdeşleştirirken empati kurmaya da başlarlar.
Başarılı çocuk kitapları bir çocuğu güldürürken anneyi ağlatabilir. Bu tür kitaplar çok katmanlıdır. Çocuk kitaptan başka bir mesaj alır, anne bambaşka… Hatta bazı yazarların amacı anne babaya mesaj vermektir diyebilirim. 32 sayfalık her sayfada bir satır yazının olduğu kitaplar bazen o kadar eğlenceli veya o kadar düşündürücü olabilir ki inanamazsınız.
Severek ve zevk alarak okumanın çocuğunuzun beyin gelişimine etkileri nelerdir?
Okuyan insanların beyinleri görsel bilgiyi süreçleyen bölgeleri daha gelişmiş oluyor. Dinleme ile ilgili bölümleri de daha etkin hale geliyor ve gelişiyor. Eğitim açısından incelendiğinde dinleme ve gözlemleme ile ilgili temel bölgelerin beyinde oluşmasını sağlıyor. Okumada sorun yaşayan dinleme ile öğrenmede de güçlük yaşıyor. İyi okurlar ise hem iyi dinleyici hem iyi öğrenen oluyor.
Okuma görsel bir alıştırma biçimi olduğundan okuma ile beynin occipital bölgesi uyarılırken bu aynı zamanda hayal gücü ve yaratıcılığı da harekete geçiriyor. Bu bölge aynı zamanda karar verme sürecini çalıştıran bölge.
Okuma sürecinde harekete geçen bir başka bölge olan parietal lob ise harfleri kelimelere, kelimelerİ cümlelere dönüştüren bölge… bu bölge aynı zamanda yazma becerilerini artırmada da etkin.
Okuma sözel bilgiyi anlayabilmek için de çok önemli bir alıştırma. Sözel bilgiyi iyi anlayamayanlar ise iletişim sorunları yaşayabiliyorlar. (Dehaene)
OKUMAYI SEVMEK VE OKUMAK UZUN DÖNEMDE ÇOCUĞUNUZUN GELİŞİMİNE NASIL ETKİDE BULUNUR?
Okurlukla kişinin mutluluğu ve başarısı arasında doğrudan bağlantı olduğu bilimsel olarak ortaya konuldu. İyi okurların iş sahibi olma, ev sahibi olma , çocuk sahibi olma olasılığı daha yüksek. (National literary trust “Reading Changes Lives” ) İyi okurlar kendilerini aynı zamanda daha iyi ifade edebildikleri ve karşılarındakini daha iyi anlayabildikleri ve hemhal olabildikleri için daha sağlıklı ilişkiler kurabildileri için boşanma oranları da daha düşük. (To read or not to Read) Okuma bizleri daha tatmin dolu hayat süren daha iyi insanlar yapar.
Yemek yer gibi okuyan insanlar hem başkaları ile empati yapabilir, daha anlayışlı olur, bilgiye daha rahat ulaşır, yoğun bilgi akışı ile daha sistemli şekilde başa çıkar, etrafındaki dünyayı daha iyi yorumlar ve araştırır. (Reading to Succeed)
OKUMANIN ÇOCUK GELİŞİMİ İLE PARALEL GERÇEKLEŞEN ETKİLERİ
Çocuk ilk olarak etrafındakileri görsel olarak algılamaya başlar. İlk önce anne ve babasının yüzü, yüz ifadeleri, sonra etrafındaki nesneleri algılar. Bunları gözlemler, tanır, isimlerini algılar ve öğrenir. Daha sonra eğer kitaplarla karşı karşıya getiriliyorsa etrafında gördüğü şeyleri iki boyutlu temsili olan resimleri kitaplarda görüp tanımaya başlar. Daha sonra bunları eli ile gösterebilmeye başlar. Artık bu aşamada çocuk resimleri okumaya başlar. Eğer konuşuyorsa resimlerini gördüğü nesneleri ve kişileri söylemeye başlar. Bir süre sonra resimlere bakarak hikaye anlatmaya başlar. Fakat bu kitapta yer alan hikayeden çok çocuğun resim ile kendi yaşantısı arasında kurduğu ilişkilendirme sonucu ortaya çıkan kişisel bir hikayedir. Bundan sonra ise yavaş yavaş defalarca okunan hikaye kitabındaki hikayeyi resimlere bakarak ve göstererek anlatmaya başlar. Gelişiminin bu evresinde çocuk resimli kitaptan yola çıkarak gerçek bir görsel okuma yapmaya başlar. Görsel okuma aynı zamanda onu metinleri okumaya hazırlar. Resimler kelimeler yazınsal kavranması için bir altyapı hazırlar. Aynı bir dilin ikinci dili öğrenmede altyapı oluşturması gibi… Böylece resimler kelimelere, kelimeler cümlelere, cümleler paragraflara, paragraflar metine zaman içinde kapı açacaktır.
Resmi elle göstermekten resimle görsel okumaya geçmek için gereken uzun süreç bir yetişkinin defalarca , aylarca, yıllarca çocuğa kitap okuması ile ve çocuğun eline verilen kitaplara ve resimlerine bakması ile gerçekleşebilir. Ufak yaştaki çocuklar resimlere uzun süre bakmak ve onun hakkında konuşmak isterler. Çünkü resim adeta çocuğa konuşur. Çocuğa seslenmek amacıyla yazılmış kitaplar iyi bir çizerle resimlendirildiğinde metne katkı sağlamanın ötesinde yazının önüne geçebilir ve çocuğun hayal dünyasını harekete geçirir.
Çocuk okula başladığında resim okuması yapabildiği için yazı ve resim eşleştirmesini çok daha kolay yapar ve yazıyı çözmekte zorlanmaz. . ( The importance of Literacy and Books in Children’s Development, Denise von Stockar)
ANNE BABA OLARAK ÇOCUĞUMA OKUMAYI SEVDİRMEK İÇİN NELER YAPABİLİRİM?
İlk olarak şunu hiç unutmamalıyız, çocuklarımıza okumayı biz sevdirebiliriz. Çünkü çocuklarımıza kitapları sevdirmek okul öncesinde başlar.
Çocuklarımıza okumayı onlara bol bol kitap okuyarak, evimizin her tarafında onların yaşına uygun kitap bulundurarak, ve onlara örnek olarak sevdirebiliriz.
Çocuğuma kitap okumaya ne zaman başlamalıyım?
Çocuğumuza kitap okumaya o henüz altı aylıkken başlayabiliriz. Çocuklar ilkokul çağına kadar yukarıda bahsedilen okuma aşamalarından geçerler.
Çocuğumuza o konuşmaya başlayana kadar hikayelerde yer alan resimlerdeki kahraman ve nesneleri elimizle işaret ederek ve vurgular yaparak okuyabiliriz. Ve bir yaşından itibaren hikayeyi okurken sayfada yer alan hayvan nesne ve kişileri eliyle göstermesini söyleyebiliriz…
ÇOCUĞUMA NE ZAMAN VE NE SIKLIKTA KİTAP OKUMALIYIM?
Çocuğunuzla günde bir veya birkaç defa her defasında 10-15 dakikalık zamanlar ayırarak kitap okuyabiliriz. Özellikle yatmadan önce bir yatma öncesi ritüel olarak kitapları kullanabiliriz. Fakat hemen kitap okumanın öncesinde tablet vb elektronik cihazlar çocukların kullanımında olmamalıdır. Çünkü çocuk kitap okumayı ceza olarak algılayabilir. Çok sevdiği bir şeyden koparılarak kitap okunması çocuğu kitaptan ancak uzaklaştırır.
Çocuk kitaba ilgi göstermeyi bıraktığı anda kitap okumada ısrar etmememiz gerekir. Çünkü küçük çocukların dikkat süreleri kısadır. Buna karşılık çocuğun oyun oynadığı alanda her zaman kitapların bulunmasına özen göstermemiz gerekir. Çocuk bir süre sonra her zaman okunan kitapları eline alıp çevirmeye ve kitap okuma taklidi yapmaya başlayacaktır.
ÇOCUĞUMA NASIL KİTAP OKUMALIYIM?
Çocuğunuza kitap okurken teatral yani karakterleri canlandırır şekilde okumanız çocuğunuzun hikayenin içine girmesini ve sizi ilgi ile dinlemesini sağlar. Unutmayın çocuğunuzla başbaşasınız ve beraber istediğiniz kadar gülüp eğlenebilirisiniz.
Okuduğunuz kitap üzerine bol bol sohbet edin. Çocuklar ilk 4 senelerinde aynı kitapları okumanızı isterler. Sayıyı tabi ki artırabilirsiniz. Çocuğunuzun kitabı kelimesi kelimesine hafızasına kaydettiğini göreceksiniz. Çocuğunuz bir kelimeyi farklı söylediğinizde hemen fark eder ve düzeltmenizi ister. Zaman zaman kitabı kendisi alıp hikayeyi anlatır, okur gibi yapar . Bazen kitapları fırlatır, ısırır, çekiştirir. Bu dönemde karton veya kumaş kitaplar okuyun bol bol, ve çocuğu kitabını yırttı diye sakın azarlamayın. Kitabın çocuk için bir oyuncak gibi algılanması normaldir. Zaman içinde çocuğunuz sizin yönlendirmelerinizle kitabın nasıl tutulacağını, sayfaları nasıl çevrileceğini öğrenecektir. Bütün bunlara kitap okuma sırasında yer verebilirsiniz. Ayrıca çocuğunuz ilk yıllarında bol bol resimlere bakacaktır. Resimler üzerine sohbet edin, çocuğunuz istemedikçe sayfayı çevirmeyin. Kitap okuma işi keyif haline gelmelidir. Aceleye gelmez. 6 aydan sonra bütün kitap okumalarınızda çocuğunuzun bilmediğini düşündüğünüz bütün resim öğelerini işaret edip çocuğunuza dillendirin.
Kitapta sizin için önemli olduğunu düşündüğünüz kırılma noktaları üzerine çocuğunuza “sen olsaydın ne yapardın”, “Böyle bir durumu sen hiç yaşadın mı?” “Veya başka bir kitapta gördün mü?””sence bundan sonra ne olacak” . “Sence kahraman neden bunu yaptı? “gibi sorular sorabilirsiniz. Bu tür soruların doğru cevabı yoktur, çocuğunuzu kitap sohbetlerinde yönlendirmeye çalışmayın, bırakın kendini ifade etsin, hayal gücünü kullansın.
ÇOCUĞUMA KİTAP SEÇİMİNDE NELERE DİKKAT ETMELİYİM?
Çocuklar küçükken az yazılı bol resimli kitapları tercih edin. Kitap seçerken resimle hikaye içinde sıkı bir ilişki olduğunu gözlemlediğiniz ve resimlerin hayal gücünü çalıştıracağını düşündüğünüz kitaplara yönelin. Bu daha sonra çocuğunuzun da kitabı kendi sözleriyle dillendirmesine yardımcı olacak ve hayalgücünü geliştirecektir. Resimlendirilmesi güçlü bir hayal gücüyle zenginleştirilmiş kitaplar aynı zamanda çocukların sanat ile ilk karşılaşmasıdır. Çünkü bazı çocuk kitapları müthiş sanatsal zenginliğe sahiptir, sizi ve çocuğunuzu başka alemlere götürür.
Bunun yanında çocuğunuzun büyürken yaşadığı aşamaları konu alan kitaplar çocuğunuzun bazı sorun olabilecek süreçleri kolay atlatmasını sağlar. Örneğin bebek bezinden kurtulma, eve yeni bir kardeş gelmesi gibi, oyuncağını paylaşamama gibi… Çocuğunuz bu tip sorunlarında veya korkularında kendisinin yalnız olmadığını görecek, ve bunlarla hikaye kahramanının nasıl başa çıktığını görecektir.
Kitap seçiminde mesaj verme kaygısı olan ve fazlasıyla didaktik kitaplardan uzak durmanızı tavsiye ederim. Güçlü bir hikayesi olan kitap çocuğunuzla aranızda güzel bir sohbet oluşmasına katkıda bulunur.
Çocuğunuzla beraber kitapçıya gidin. Onun kitapları karıştırmasına ve seçmesine izin verin. Beraber resimlere bakın. Onun seçmesine yardımcı olun. Çocuğunuz kendini ifade etmeye başladıktan sonra kendisinin kitap seçmesini teşvik edin. Tabii sizin de eğlendiğiniz ve onun için faydalı ve keyifli olduğunu düşündüğünüz kitaplar, kitaplığınızda olmalı.
ÇOCUĞUM OKUL ÇAĞINA GELDİĞİNDE NE YAPMALIYIM?
Çocuğunuza okul öncesinde bol bol kitap okuduysanız, çocuğunuz okuma konusunda zaten hevesli ve istekli olacaktır. Çocuğunuza öğretmeni sizden yardım istemediği sürece okumayı öğretmeyin. Öğretmeni sizden yardım istediği zaman yöntem konusunda bilgilendirme talep edin. Çocuğunuzun kendi okuyacağı kitaplarla, sizin ona okuyacağınız kitaplar farklı olmalıdır. Çocuğunuz istediği sürece ona bol resimli kitaplar alın. Ülkemizde ne yazık ki daha ikinci sınıfta çocuklara resimsiz kitaplar öğretmenleri tarafından öneriliyor. Halbuki bunun için çocuğun hazır olması gerekir. Önemli olan seçtiğiniz kitaplarda hem resim hem dil zenginliğinin olmasıdır. Yurtdışında büyükler için bile resimli kitaplar var. Alacağınız kitabın resimlerini incelemenizi özellikle tavsiye ederim,” resim size metni okumasanız bile bir hikaye anlatıyor mu”, işte bu çok önemlidir. Çünkü çocuklar okumaya başlamadan önce yukarıda açıkladığım gibi resim okur.
Çocuğunuzun kendi başına zevk için okuması ve resimsiz kitaplara geçişi sizin emekleriniz sayesinde çok daha kolay olacaktır.
ÇOCUĞUMA KAÇ YAŞINA KADAR OKUMALIYIM?
Çocuğunuz sizden istediği sürece ona okuyun. Bu sizin için de çocuğunuzla her zaman keyifle yapacağınız bir şey olacaktır. Kitap sohbetinin yanında seyrettiğiniz filmler üzerine sohbet etmek de çok keyiflidir. Bu arada okumanın sevilmesi çocuğun da okuması, yani akademik hayatında başarılı olması anlamına geliyor. Çocukların okumayı sevmesi , hayat boyu okur olması, akademik olarak başarılı olması aynı zamanda hayatı okumasına da hizmet ediyor. Yani dilimizde yerini alan okuma kelimesi iki anlamıyla da yerini buluyor.
Bol okumalı günler…
Emeğinize sağlık,güzel bir kaynak oluşturmuşsunuz…
Teşekkürler Nezahat Hn. Faydalanılması umuduyla….
Çok güzel bir yazı olmuş çok faydalandım emeğinize sağlık