Bowlby’e göre bağlanma dört aşamada gerçekleşir:
- Bağlanma öncesi aşama: Doğumdan-6. haftaya kadar
- Bağlanmanın oluşum aşaması: 6. Haftadan, 6.- 8. aya kadar
- Bağlılık aşaması: 6.-8. aydan, 18.-24. aya kadar
- Karşılıklı ilişki oluşturma aşaması: 18. aydan – 2 yaş ve sonrasına kadar (Berk, 2015).
BAĞLANMANIN AŞAMALARI
1)BAĞLANMA ÖNCESİ AŞAMA
Doğumdan altıncı haftaya kadar olan gelişim dönemini kapsamaktadır. Bu aşamanın temel unsurları gülümseme, yetişkinin gözlerine bakma şeklinde görülmektedir; bu davranışlar, diğerleriyle yakın temas kurmalarına ve kendilerini rahatlatmalarına yardımcı olma işlevi taşımaktadır. Bu aşamada çocuklar kendi annelerinin kokusunu, sesini, yüzünü ayırt ederler. Ancak henüz anneye bağlanmış değillerdir.
2)BAĞLANMANIN OLUŞUM AŞAMASI
Altıncı haftadan, altıncı-sekizinci aya kadar olan gelişim dönemini kapsamaktadır. Tanıdık bakımverene bir yabancıdan daha farklı tepki verirler. Kendi eylemlerinin başkalarını etkilediğini fark ettiklerinde, bir işaret verdiğinde bakımverenin karşılık vereceği beklentisi oluşur ve bu, güven duygusunu besler. Bu dönemde anneden ayrıldıklarında güçlü tepki vermezler.
3) BAĞLILIK AŞAMASI
Altıncı-sekizinci aydan, on sekizinci-yirmi dördüncü aya kadar olan gelişim dönemini içermektedir. Tanıdık gelen bakıcıya bağlanma belirgindir. Bakımverenden ayrıldıklarında üzülüp ayrılık kaygısı yaşarlar. Ebeveyni başkalarına tercih ederler, çünkü alıştıkları bakıvereni kendileri için güvenli bir alan olarak algılarlar. Bakımvereni görmediklerinde halen bu insanın var olmaya devam ettiğine dair açık bir anlayış geliştirirler. Güvenli dayanaklara dair keşiflerinin devam ettiği aşamadır.
4) KARŞILIKLI İLİŞKİ OLUŞTURMA AŞAMASI
On sekizinci aydan, iki yaş ve sonrasına kadar olan gelişim dönemini kapsamaktadır. 2 yaşın sonlarına doğru dil ve temsil hızla gelişir. Bebek, ebeveyn gitse bile geri geleceğine dair tahminde bulunduğundan ayrılığa daha az tepki gösterir. Ebeveynleriyle kısa ayrılıklarda pazarlık ederler, bu durum onların yokluğuna dayanabilmelerine yardımcı olur (Berk, 2015).
Yaşamın erken dönemlerinden itibaren çocuklar, bağlanma tarzlarının etkisiyle içsel olarak geliştirdikleri bir yaşam modeline uygun davranış gösterme eğilimi taşır. Bowlby bu yaşam modelini “içsel çalışan model” olarak açıklamıştır.
İÇSEL ÇALIŞAN MODEL
Bowlby, çocukların ebeveyn haricindeki bakımverenlere de (örneğin bakıcıları) bağlanabildiklerini, onlarla kalıcı duygusal bağlar kurduklarını öne sürmüştür. Bu yaşantı, çocukların yetişkinlik dönemindeki yakın ilişki kurma kapasitesini geliştirmelerine yarar (Berk, 2015). Çocukların ebeveynleri ve bağ kurdukları diğer bakıverenlerle olan ilişkileri, ileriki sosyal yaşantılarına etki etmektedir.
Mavi Tuğba Ateş
Erken çocukluk eğitimcisi/Psikolojik danışman
KAYNAKÇA
Berk, L. E. (2015). Bebekler ve çocuklar. (çev. N. I. Erdoğan). Ankara: Nobel Yayınevi.