“Eğitime Işık Tutanlar” derken düşlerimizin kahramanları tam da bu hocalarımızdı. Her hikayemizi bir parça tebessüm, bir parça gözyaşı ile dinledik. Hocalarımız anlattıkça ne kadar önemli bir proje olduğunu bir kez daha anladık. Amacımız bir yerlerde saklanıp gizlenmiş emeklerini acımasızca vermekten çekinmeyen bu kahramanlarımızın isimlerini belleklerimize ilmek ilmek işlemekti. Açtıkları yoldan gidecek binlerce genç meslektaşımıza örnek olmak, onlar için yeniden bir başarı ufkunu resmedebilmekti. Tüm olumsuzluklara rağmen yeni dünyanın başarı şifrelerini biliyorduk ki bunlarda gizlenmişti. Dün ve düne ait her şey artık geçmişti. Bugün daha iyisini ve daha güçlüsünü ortaya koymak için her sabah erkenden uyanmalı, olumsuz diye adlandırılacak ne varsa üzerini bir kalem dokunuşu ile çizmeli, her dokunuşta bir yürekte yeniden binlerce tohuma hayat vermeliydik. Kahramanlarımız sahillere yayılan milyonlarca deniz yıldızlarımıza hayat vermek için amansızca çalışıp didinirken bizler de elimizden geldiğince onlara yardım edebilmeliydik. Amacımız bir düşün peşine takılıp saatlerce dağ taş aşacak her güzel yürekli kahramanın hikayesini dinlemek, onların sesi olup anlatmaktı. Hesapsız, plansız ve beklentisiz. Onlar modern zaman kahramanlarıydı. Bizler onların yaptıklarına ayna tutmaya çalışan bir avuç gönüllü.
Hikayemiz “Düş Kurucular’ın” yüreklerinde saklayıp büyüttükleri düşleri sıcacık tebessümleriyle süsleyip parmaklarının içine alıp binlerce yıldız misali gökyüzüne saçıvermesi ile başladı. Bir göz açıp kapamaya, bir nefes alıp vermeye umutlar büyüdü çiçek oldu, her bir çiçek yurdun dört bir yanına dağılıverdi. Düş Kurucu hocalarımız yaşadıkları yerlerde her damın bacasından bir toz taneciği olup düşüverdiler yeryüzünde çocuk sesleri ile bezeli her haneye. Bu hafta bizleri konuk eden hocamız Gökhan Yücel idi. 1999 yılında başladığı mesleğinde tüm zamanını nasıl daha iyi bir eğitim verebilirim kaygısıyla geçirdi. Her şey sevgiyle başlar diyerek bir çocuğun başına gelebilecek en iyi şeyin iyi bir öğretmenle karşılaşmak olduğunu bizlere bir kez daha gösterdi.
- Gökhan Yücel Hocam merhaba bizleri kırmayarak misafir ettiniz, öncelikle geçmiş bayramınızı kutlamak istiyorum, bizler sizi yakından biliyoruz ama Eğitim Her Yerde okurları için kendinizden biraz bahsetmenizi istesek.
Adım Gökhan YÜCEL. 1977 Zonguldak Doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Kastamonu -Cide ilçesinde aldım. 1995 yılında Gazi Üniversitesi Kastamonu Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği bölümünü kazandım. 1999 yılında okuldan mezun oldum. Aynı yıl İstanbul Çekmeköy İ.O da çalısmaya başladım. 20 yıldır aynı okulda çalışmaktayım.
- Gökhan Hocam neden öğretmenlik, tercihinizde etkili olan unsurlar nelerdi?
Öğretmen olabilmeyi istedim. Bunda babamın, amcalarımın öğretmen, müfettiş, eğitim yöneticisi olmalarının yanı sıra ülkeme yararlı bir insan olmanın en etkin yolunun bu olduğunu düşünmem etkili oldu. Aile olarak iddialı bir yapımız olduğundan bayrağı çok ileri taşımam gerektiğini bilerek seçtim mesleğimi diyebilirim.
- Çok özel projelere imza attınız bunlardan en çok ses getirenlerden bir tanesi olan Bakarona Projesininden okurlarımıza bahsedebilir misiniz?
BAKARONA ilkokul 1.sınıftaki öğrencilerin en küçük boy resim defterine aynı ebatlardaki resimlere bakarak Görsel tasarım ilkelerini uygulama yaparak öğrenmeleri esasına dayalı bir resim öğretim tekniğidir. Bunun uzun hikayesine burada girmeyeyim ama Türkiye’de sonuçlarını herkese açık bir şekilde uygulayıp çıkarımlarını paylaşan ilk öğretmen olmuş olabilirim.
- Gökhan Hocam dikkatimizi çeken bir diğer projeniz de “Tek Parmak Nota” bu projeden ve nasıl bir yöntemle ilerlediğinizden bahseder misiniz?
PARMAK NOTA YÖNTEMİ temel eğitim almakta olan ilkokul öğrencilerine içinde bulundukları SOMUT DÖNEM özellikleri ön planda tutularak yapılan bir öğretim yöntemidir. Enstrüman hakimiyeti oluşturmak için notaların seslerinden daha somut olan kapatılan parmak esasına dayalıdır. Çok etkilidir. 1. sınıfta en az 4 şarkı öğretilebilir. Bunun için 5 liralık bir flüt alınması ve yöntemin sabırla uygulanması yeterlidir.
- Gökhan hocam özellikle değinmek istediğim bir diğer çalışmanız da “Kompozisyon Yazmak Çocuk İşi” kompozisyon yazımı söylediğiniz gibi çocuk işi mi gerçekten?
“Kompozisyon Yazmak Çocuk İşi” Bu Kompozisyon Yazdıran isimli materyalimizin sloganıdır. 2. sınıfta öğrencilerim çok iyi bir şekilde yazı planı yapar hale geldiler. Dışarıdan bakıldığında imkansız gibi gelse de aslında kompozisyon yazmak bir teknik işi. Daha önce mezun ettiğim öğrencilerim ilçede, ilde derece alınca uyguladığım yöntemi kitap haline aslında uygulama defteri halinde getirmeye karar verdim. Çok da zor olduğunu söyleyemem. Türkiye’de aynı yöntemle Kompozisyon Yazmaya başlayan 8000’den fazla öğrenci oldu.
- Resim yapan, müzik aleti çalan, kompozisyon yazan çocuklar hem de 2. sınıfta. Başarınızı neye borçlusunuz diye sorsak.
2. sınıfta enstrüman çalan çok iyi resim yapan, kompozisyon yazan çocukları içimdeki EĞİTİMDE TÜRK EKOLÜ MÜMKÜNDÜR düşüncesine borçluyuz ama tabi ki bunlardan ibaret olmayacak yapacaklarımız. Ben dakikada 400 kelime okuyan, Matematiğe meftun nesillerin de mümkün olduğunu düşünüyorum. Geliştirdiğim PARAGRAF (METİN) YÖNTEMİ VE DOKUNARAK MATEMATİK adlı projelerim de var. Nasip olursa onları da zamanı geldiğinde duyurabilmeyi çok isterim.
- Gökhan Hocam mutlaka gelecekle ilgili yeni projeleriniz vardır bizlere biraz da gelecek projelerinizden bahsetseniz.
Paragraf (Metine Dayalı Cümle Yöntemi) ve Dokunarak Matematik çevrilmelerini hayata geçirmek en yakın vadedeki hayallerim. EĞİTİMDE TÜRK EKOLÜ ya da Eğitimde Yerli Ekolün mümkün olduğunu gösterebilmek orta vadeli hedefim. Ancak eğitici oyuncak sektöründe Türkiye’nin söz sahibi olabilmesi ölmeden görmeyi çok istediğim bir hayalim diyebilirim.
- Eğer izniniz olursa tek sözcük oyunu oynamak istiyorum size aşağıdaki sözcükler ne çağrıştırmakta?
- Eğitim-Türk Modeli Mümkündür
- Başarı-Kendini gerçekleştirmek
- Öğrenciler-Türkiye’nin umudu
- ÖRİK-Çocukluğumun şifresi
- BAKARONA-Resim eğitimde devrim
- Veliler-Eğitim işinin ortakları
- Gelecek-Eğitimde Türk Ekolünü oluşturmak
- Çocuklar-Enerji kaynaklarımız
- Resim-Yıllarca mesafeli durduğum bir alan
- Öğretmenlik-Hayatıma anlam katan bir uğraşım
- Müzik-Ritm-okuma yazma gibi öğrenilmesi gereken bir disiplin
9. Gökhan Hocam izninizle son olarak “Eğitim Her Yerde” okurlarına iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?
Ülkemizi cennet de cehennem de yapmak bizlerin elinde. Bu ikisine de giden yol iyi ve kötü eğitimle mümkün. Eğitim Her Yerde okurlarına ve yazarlarına saygı sevgilerimi iletiyorum sağlıcakla kalmanız dileklerimle.