Ünlü İngiliz rock müzik grubu Pink Floyd’un albümünden adını alan şarkısı “Another Brick in The Wall” eğitim sistemi üzerine yapılan eleştirilere odaklanır ve toplumsal öğrenme sürecindeki bazı sorunları yansıtır.
Eser, grubun üyesi Roger Waters tarafından yazılmıştır. Şarkı, genellikle eğitim sisteminin eleştirisini yapar ve öğrencilerin sisteme uyum sağlamaya zorlandığı, kişisel ifade ve yaratıcılığın bastırıldığı bir ortamda yetiştiğini anlatır.
Şarkının sözlerinde, öğrencilerin “duvarın tuğlaları” olarak tasvir edildiği ve eğitim sisteminin onları aynılaştırdığı, özgünlüklerini ve hayal güçlerini yok ettiği vurgulanır. Şarkının en bilinen dizesi “Hey, öğretmen! Bırak çocuklarımı yalnız!” şeklindedir. Bu dize, otorite figürlerinin öğrencilerin bağımsız düşünme yeteneklerine müdahale ettiğini ve bireyselliği bastırdığını ifade eder.
1979 yılında yayımlanan bu müthiş eser hala günümüze ışık tutmaktadır. Nihayetinde bugün bile parçanın sözleri bizlere ve tıkanık sistemimize seslenmektedir. Peki en temel haliyle şarkı bize ne demek istiyor? Bir göz atalım:
Standartlaşmış eğitim: Şarkı, “We don’t need no education” (Eğitime ihtiyacımız yok) sözleriyle başlar ve eğitim sistemimizdeki standartlaşmış yaklaşımı eleştirir. Standartlaşmış eğitim, bireysel farklılıkları göz ardı edebilir ve öğrencilerin yaratıcılığını ve özgür düşünme yeteneklerini kısıtlayabilir.
Otorite ve baskı: Şarkıda, öğrencilerin “Hey, teacher, leave them kids alone!” (Hey, öğretmen, çocukları yalnız bırak!) şeklindeki sözleri, otoritenin baskıcı etkisine karşı bir tepki olarak ortaya çıkar. Şarkı, disiplin, kurallar ve otorite figürlerinin öğrenciler üzerindeki baskı unsurlarını eleştirir.
Yaratıcılığın bastırılması: Şarkıda yer alan “We don’t need no thought control” (Düşünce kontrolüne ihtiyacımız yok) sözleri, eğitim sisteminde yaratıcılığın ve özgür düşüncenin bastırılmasını eleştirir. Standartlaştırılmış müfredatlar ve sınav odaklı eğitim, öğrencilerin kendi düşüncelerini ve yaratıcılıklarını ifade etmelerine engel olabilir. Şarkı, öğrencilerin sorgulama yapma ve kendi düşüncelerini ifade etme özgürlüğünün önemine vurgu yapar. Bazı eğitim sistemleri, öğrencilerin sınavlara odaklanmasını teşvik eder ve ezberci bir öğrenme yaklaşımını benimser. Bu durumda, öğrenciler gerçek anlamda anlamayı ve uygulamayı öğrenmek yerine, sadece sınavda iyi not almak için bilgileri ezberler.
Fabrika tipi eğitim: Şarkının “Another brick in the wall” (Duvarın bir diğer tuğlası) ifadesi, eğitim sisteminin öğrencileri sıradan birer parça gibi görüp onları kalıplara sokmasını eleştirir. Farklı öğrenme stillerine, yeteneklere ve ilgi alanlarına sahip öğrenciler aynı programa tabi tutulduğunda, bireysel farklılıklar göz ardı edilebilir ve öğrencilerin potansiyelleri tam olarak ortaya çıkaramaz. Eğitim sisteminin, öğrencileri benzer düşünce kalıplarına ve standartlara uymaya zorladığı bir “fabrika tipi” yaklaşımı yansıtır.
Öğrenci özerkliği: Şarkıda yer alan eleştiriler, öğrenci özerkliği ve kişisel gelişim üzerine odaklanır. Şarkı, eğitim sisteminin öğrencilerin özgünlüğünü ve kendini keşfetme sürecini baskıladığını ifade eder. Öğrencilerin kendilerini ifade etme ve kendi öğrenme yöntemlerini keşfetme özgürlüğünün önemini vurgular.
Öğrenci merkezli yaklaşım eksikliği: Şarkıda belirtildiği gibi, bazı eğitim sistemleri öğretmen merkezlidir ve öğrencilerin kendi öğrenme deneyimlerini şekillendirme fırsatını kısıtlar. Öğrenci merkezli bir yaklaşım ise öğrencilerin ilgi alanlarına ve ihtiyaçlarına dayalı olarak öğrenme deneyimini kişiselleştirebilir.
“Another Brick in the Wall”, eğitim sistemine yönelik eleştirileriyle birçok insanın eğitimdeki sorunları fark etmesine ve tartışmasına katkı sağlamış bir şarkıdır.
Bu eleştirilerin ışığında, eğitim sistemlerinin çeşitlilik, yaratıcılık ve öğrenci merkezli bir yaklaşımı teşvik etmesi önemlidir. Öğrencilerin kendi düşüncelerini ifade edebilmeleri, eleştirel düşünme becerilerini geliştirebilmeleri ve potansiyellerini tam anlamıyla ortaya çıkarabilmeleri için esneklik ve özgürlük sağlanmalıdır. Şarkı, öğrencilerin bireysel yeteneklerini ve özgünlüklerini destekleyen, yaratıcılığı teşvik eden ve öğrenci merkezli bir eğitim sistemi gerekliliğini vurgular.
