İyi bir anne baba olmaya çalıştığınız halde yine de çocuklarınızla yaşadığınız sorunlar olacaktır. Çünkü ne kadar olumlu tutum ve davranışlar geliştirirseniz geliştirin çocuklarınızda davranış problemleri olması muhtemeldir.
Sizin ve çocuklarınızın iyi olması ve doğru davranışlar geliştirmesi de bazen yeterli olmuyor. Çünkü bazı sorunlar kendimizden bazıları gelişimsel bazıları da çevreseldir. Özellikle medyanın, internet veya kötü alışkanlığı olan arkadaşları çocuklarımızda olumsuz davranışlara neden olabilmektedir. Bu sorunların olması sizin suçunuz değildir. İhmal ve hatalı davranışlarınız olabilirken hiçbir anne baba doğrudan çocuğunun kötülüğünü istemez. Çocukların yaşadığı birçok duygusal ve davranış problemlerinin görünen nedenlerinin altında esas neden kendilik değerine ilişkin olumsuz algı ve bilgileridir. Bireyin kendini nasıl algıladığı, kendisine verdiği değer algısını ifade eden kendilik değeri çocukların psikolojisinden sosyal ilişkilerine kadar birçok konuda onları etkilemektedir. Kendilik değeri de çocuğun kendi varlığına duyduğu özsaygıyı ifade eder ve kendisini değerli bir varlık olarak görüp yaşam becerilerinde yeterli ve önemli hissetmesidir. Kendilik değeri kişinin kendisi hakkındaki değer ve inançların bütünüdür.
Çocuklarda da kişilik gelişiminde erken dönem yaşam deneyimleri çok belirleyicidir. Kendine değer verilmiş, duygu ve düşüncelerini ifade etmesine fırsat tanınmış ise psikolojik olarak rahat ve huzurlu olacaklardır. İyi davranışları kadar olumsuz davranışlarına gösterdiğimiz olumlu tutumlar çok önemlidir. Olumsuz davranışlarına karşı olumlu davranışlar gösterdiğimizde kendini değiştirmek ve olumlu davranışlar geliştirmek için daha istekli olacaklardır. Bunun için onlarla konuşurken duygularına ve düşüncelerine hitap edilmelidir. Duygularını tanıması için üzgün, kızgın, sevinçli ve umutlu olduğunda bu duygularını fark ettiğinizi ifade edin. “Bu durum seni üzüyor, çok istiyorsun farkındayım ama şimdi bunu satın alamayacağız” gibi ya da “kardeşinin eşyalarını dağıtması seni kızdırıyor ama o daha çok küçük ona biraz zaman tanımalıyız” gibi ifadelerle yaklaşarak duygularını anladığımızı hissettirdiğimizde zamanla kendi duygu ve düşüncelerine ait farkındalığı gelişeceği için duygularını yönetmeyi öğrenecektir. Kendilik değeri çocuğun kendisi, ailesi ve çevresini tanıması ve fark etmesini sağlar. Çocuklarınıza neleri yapabilecekleri ya da yapamayacaklarını anlatın. “Bunu yapabilirsin” “Bunu büyüdüğünde yapabileceksin, şimdilik ben sana yardım edeceğim” gibi sınırlar koyduğumuz zaman çocuklar kendi sınırlarını keşfedip tehlikeli hareketlerden kaçınacaklardır.
Kendilik değeri düşük olan çocuklar hep başkalarına bakarak hareket etmeye çalışırlar. Haksız eleştirilere karşı dahi direnç göstermezler. Otoriteye karşı yanlış olsa dahi itaat etme eğilimleri yüksektir. Kendilerini beğenmezler ve saygıya değer bulmazlar. Kendilerine aile içinde değer verilmediği için kendilerinin önemli olduğu düşünmezler. Başkalarının daha doğru davrandığını düşünürler. Arkadaşları ile yaşadıkları sorunlarda haklı olsalar dahi kendilerini suçlu hissederler. Çünkü anne-babaları onları sevgi, saygı ve iletişimle değil otorite ile eğitmiştir. Kendilik değeri yüksek çocuklar ise kendilerine değer verilmesini isterler. Çünkü anne babası onun varlığına, duygu ve düşüncelerine değer vermişlerdir. Farklı düşündüğünde dahi veya yanlış olsa da ayıplanma, alay veya dayatmaya maruz kalmamıştır. Anne babası kararlarının veya düşüncelerinin doğru/yanlışlığını nedenleri ile açıklama yapmışlardır. Otorite karşısında endişeli ve stresli değil güvenli ve saygılıdırlar. Duygularını tanıyıp anladıkları için onları kontrol etmekte veya yönlendirmekte fazla zorlanmazlar.
Yapılan araştırmalarda da Sosyal Duygusal Öğrenme Becerileri (problem çözme becerileri, stresle baş etme, iletişim ve kendilik değeri ) yüksek çocukların yaşamsal becerilerde akranlarına göre daha sağlıklı kararlar aldıkları bulunmuştur.