Geleceğin Becerileri ve Değerlerimiz
0

Ülkeler, eğitim sistemlerini ve eğitim felsefesini vatandaşlarının başta gelişen teknolojilere ve toplumsal değişimlere uyum sağlamayacak şekilde yapılandırırlar.

Avrupa Birliği, kendi vatandaşlarının huzurlu, mutlu ve başarılı bir hayat sürmeleri için sekiz anahtar beceri belirleyerek bu konularda bireylerin yetkinliklerini artırmayı hedeflemiştir. Bu yeterlilik alanları bir yandan kişisel gelişimi desteklerken toplumsal kalkınmaya hizmet eder. Çalışma hayatı durağanlığı kabul etmez. Her gün yenilikler her alanda değişimler yaşanırken kişilerin buna uyum sağlaması için eğitimden yararlanılır.

Avrupa Birliğince belirlenen sekiz anahtar yetkinlik şöyledir;

  • Anadilde iletişim,
  • Yabancı dilde iletişim,
  • Matematik-fen ve teknolojide temel yeterlilikler,
  • Dijital yeterlilik,
  • Öğrenmeyi öğrenmek,
  • Sosyal ve yurttaşlık yeterliliği,
  • Girişim ve girişimcilik anlayışı,
  • Kültürel bilinci ifade etmek.

Bu maddelerin hepsi önemli ancak içlerinde herkesi yakından ilgilendiren internet tabanlı hizmetlerin kullanımında dikkatli olunması gereken dijital yeterlilik her vatandaş için risk de içermektedir.

Dijital vatandaşlığın başta dijital okur-yazarlık bilgisi ve bilinciyle başlayan etik, hukuk, sağlık, hak ve sorumluluklar, güvenlik, erişim, ticaret, iletişim kuralları gibi dikkat edilmesi gereken yönleri bulunmaktadır. En yoğun kullandığımız sosyal medya üzerinden kullanıcıların şifrelerinin ele geçirilmesi, istenmeyen özel çeşitli görüntülerin kaydedilmesi, kişi haklarına saldırılar, e-ticaret yaparken dolandırıcılar, çeşitli şekillerde tehdit ve şantajlar yapılarak insanlar mağdur ediliyor. Yetişkinleri hatta içinde profesörü bile kandırabiliyorlarken çocuk ve gençlerin nasıl bir tehdit altında olduklarını düşünebiliriz.

Yukarıda sıralanan sekiz anahtar yeterlilik içinde kültürel bilinç ve ifade de yer almaktadır. Ait olduğu toplumun kültürünü bilmesi, koruması ve yaşatması bunu unutmadan bilinçli bir şekilde temsil ederken farklılığı kültürel bir zenginlik olarak sunarken karşısında farklı kültürlere sahip insanlara da saygı göstermesini becermek gerekiyor. Demek ki önce kendi kültürümüzü iyi öğrenmeliyiz. Bizim kültürümüzde iş hayatına dönük olarak günümüze kadar ulaşan Ahilik bu konuda çok kıymetli bir hazinemizdir.

Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca yayınlanan Prof. Dr. Yalın Kılıç TÜREL vd. hazırlanan “21. Yüzyıl Becerileri ve Değerlere Yönelik Araştırma Raporu” nda Türkiye için 21. Yüzyıl becerilerine yönelik sistematik bir model önerisi sunulması amaçlanmış. Tüm literatür taranmış 616 kaynaktan içerik analizi yöntemiyle yedi ana beceri sınıfı ortaya konulmuştur. Bu beceri sınıfları;

  • Sosyal ve duygusal beceriler,
  • Dil ve iletişim becerileri,
  • Üst düzey düşünme becerileri,
  • Benlik becerileri,
  • Öğrenme becerileri,
  • Çalışma becerileri ve
  • Okuryazarlık becerileridir.

Bu yedi becerinin şimdilik neleri kapsaması gerektiği konusunda ise şöyle alt açılımlar geliştirilmiştir.

Okuryazarlık becerisi için; bilgi ve iletişim, finansal, medya, ağlık, çevre, sayısal, vatandaş, görsel ve bilim okuryazarlığı.

Öğrenme becerisi için; öğrenmeyi öğrenmek, aktif öğrenme ve akademik beceriler.

Benlik becerisi için; dayanıklılık, liderlik, merak, motivasyon, özdenetim, öz düzenleme, öze farkındalık, özgüven, özsaygı, öz yeterlilik, sebat, sorumluluk alma ve sorumlu karar vermek.

Çalışma beceresi için; girişimcilik, üretkenlik, kaynak yönetimi ve hesap verebilirlik.

Üst düzey düşünme becerisi için; yaratıcı ve yenilikçi düşünme, eleştirel düşünme, problem çözme ve karar verme, yansıtıcı düşünme, analitik düşünme ve üst biliş.

Sosyal ve duygusal beceri için; psikolojik iyi oluş, duygu düzenleme, planlama ve organizasyon, empati, işbirlikli çalışma, sosyal ve kültürel farkındalık, esneklik ve uyum, ilişki yönetimi ve çatışma çözmek.

Dil ve iletişim becerisi için; etkin dinleme, müzakere etme, anadilde ve yabancı dillerde etkileşim.

Bu çalışmada ortaya konulan beceriler, Avrupa Birliğince belirlenmiş sekiz anahtar yeterlilikten farklı olarak “üst düzey düşünme becerileri, benlik becerileri ve çalışma becerileridir”. Ayrıca yine farklı olarak bu becerileri çevreleyen ve birbiriyle ilişkili olacak şekilde onbir temel değer sunulmuştur. Bu değerler;

  • Saygı,
  • Sevgi,
  • Dürüstlük,
  • Adalet,
  • Dostluk,
  • Yardımseverlik,
  • Vatanseverlik,
  • Ahlak,
  • Vicdan,
  • Görgü,

Türkiye yüzyılı ve Geleceğin Türkiye’si için kurgulanacak ve geliştirilecek eğitim sistemi içinde gerçekleştirilecek faaliyetlerin bu beceri tabanlı modeli kapsayıcı olması ve eğitim politikalarının, öğretim programlarının ve ders içeriklerinin bu modelde sunulan becerilerle ilişkili olacak şekilde hazırlanması ve uygulanması önerilmektedir.

Ahi Evran-ı Veli tarafından XIII. yüzyılda Anadolu insanı için Türk-İslam anlayışıyla “akıl-ahlak-bilim-çalışmak” ilkeleriyle özellikle halkın ihtiyaçlarını üreten meslek erbaplarını 32 çeşit esnafı kümelenme modeliyle biraraya getirerek ülke geneline yayılacak bir Ahilik esnaf yönetim modeli geliştirilmiştir. Mesleklere göre Ahi Kümelenme Modeli, bir anlamda bugünkü Sanayi bölgesi ve birlikleri dayalı meslek zümre birlikleri kurarak zamanın ötesinde çok önemli bir yenilik yapılmıştır. İçlerinden ehil olanları seçimle hiyerarşik bir organizasyon yapısı içinde yönetimi oluşturan, çırak-kalfa-usta şeklinde işbaşında yaparak yaşayarak meslek öğreten, bir üst kademeye geçişte yemin ve kuşak törenleri yapan, orta sandığı kurarak meslektaşlar arasında dayanışmayı sağlayan, aynı işi yapan esnafların rekabet değil dayanışmayı öğreten, Anadolu’nun Türk vatanı olmasında savunma amaçlı askeri birlik oluşturan, mensuplarına iş dışında Ahi Yaren Ocaklarında, Ahi Zaviyelerinde ve vakıflarında okuma-yazma, görgü kuralları, ok-kılıç-binicilik öğreten, dini-ilmi-tarım eğitimleri veren ahiler “Halka hizmet Hakka hizmettir” prensibiyle hareket etmişlerdir.

Günümüz Ticaret-Sanayi ve Esnaf Odaları, Esnaf Kefalet Kooperatifleri, Türk Standartları Enstitüsü, Mesleki Yeterlilik Kurumu, İş Mahkemeleri, Rekabet Kurumu, Tüketici Hakem Heyeti, Kamu Denetçiliği Kurumu, Etik Kurul, Arabuluculuk, Yaygın Meslek Okulu, Zabıta, Vakıf ve Dernek gibi yaklaşık onbeş kurum ve kuruluşun yaptığı görevleri işlevsel olarak yürüten Ahilik Teşkilatı yüzlerce yıl geçmiş olmasına rağmen yerleştirdiği esnaf kültürüyle değerini korumaktadır.

Ayrıca kurdukları 27 farklı vakıfla topluma hizmet etmişlerdir. Özetle; Anadolu’da birlik, beraberlik ve kardeşliğin mayası olarak günümüze kadar ulaşmıştır. Bugün herkesin medeniyetin temeli olarak kabul ettiği; sosyal, siyasal, ekonomik, kültürel, dini, ahlaki değerler hala günümüz ihtiyacı için de geçerlidir. Bu değerlerden bazılarını sıralayacak olursak; komşuluk, misafirperverlik, dürüstlük, kanaatkârlık, sabır, dayanıklılık, yalan söylememek, aldatmamak, affedici olmak, yardımseverlik, vatanseverlik, ahlak ve edepli olmak bunlardan bazılarıdır.

Ahilik teşkilatı yetiştirdiği ideal bir insan tipiyle huzurlu bir toplum düzeni inşa etmeye çalışmıştır. Bu sistemin bugünkü AB anahtar yeterliliklerden iletişim, mesleki yeterlilikler, öğrenmek, sosyal ve yurttaşlık, girişimcilik ve kültürel bilinç ilkelerini karşıladığı görülmektedir. Türk modeli olarak geliştirilen 21. Yüzyıl becerilerin ve değerlerinin de neredeyse tümünü kapsadığı düşünüldüğünde modern şehir yaşamının ilk adımları kabul edilebilir. Ahilik, bir yandan ekonomik hayatı düzenlerken diğer yandan iyi insanların yetişmesini sağlayan mesleki bir ahlak mektebi olmuştur. Özellikle gençlere odaklanmış bu sistemin günümüz sosyal sorunlarına da çare olabileceği unutulmamalıdır.

Facebook Yorumları

Erol DEMİR 1967 yılında Gölcük’te doğdu. Piyale Paşa İlkokulu, Gölcük İmam Hatip Ortaokulu, Gölcük Endüstri Meslek Lisesi, Anadolu Üniversitesi Bilecik Meslek Yüksekokulu Elektronik programını ve Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi. Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde İşletme Yöneticiliği alanında yüksek lisansı “Eğitim Yöneticilerinin Sorunları ve Çözüm Önerileri” konusunda tezini tamamlamıştır. Halen İstanbul Ticaret Üniversitesinde işletme alanında doktora öğrencisidir. 1990 yılında Türkkablo fabrikasında kalite kontrol teknisyeni olarak çalıştı. Öğretmenlik hayatına 1991 yılında Hakkari’de başladı. 1994 yılında Gölcük Mesleki Eğitim Merkezi’ne elektronik öğretmeni olarak atandı. 1995 yılında müdür yardımcısı oldu. 2000 şubat ayında Gölcük Mesleki Eğitim Merkezi Müdürü oldu. 2003 yılında Gölcük İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde Şube Müdürü olarak çalışmaya başladı. Aralık–2007 ile Haziran-2016 arası İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğünde Şube müdürü olarak çalıştı. Temmuz – 2016 Bakırköy İlçe MEM, Temmuz-2022 İstanbul İl MEM, Ekim-2023 Küçükçekmece İlçe MEM Şube Müdürü olarak görevine devam etmektedir. Evli ve 3 çocuk sahibidir.

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir

Yorumunuz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.