Teknolojik gelişmeler dün olduğu gibi bugün de dil eğitiminde önemli bir yönlendirici unsur olmakta. 1940’lı yıllarda ‘’Duy-Konuş’’ (Audio-Lingual) yaklaşımı sonucu dil laboratuvarları ortaya çıkmış; bu laboratuvarlar ileriki yıllarda projektör, film makineleri gibi teknolojik araçlarla geliştirilmiştir. Bilgisayar teknolojisi ve internet ise bu anlamda bir dönüm noktası oldu, bilgiye erişimi hiç olmadığı kadar kolaylaştırdı. Bundan sonraki süreçte ise ‘’Computer Assisted Language Learning’’ yani ‘’Bilgisayar Destekli Öğretim’’ den ‘’Mobile Phone Assisted Language Learning’’ yani ‘’Cep Telefonu Destekli Dil Öğrenimi’’ ne hızlı bir geçiş yaptık (Boz, Çoban, 2015). Bulunduğumuz dönemde bir öğrencinin yabancı dilini geliştirmek adına kullanabileceği birçok site ve aplikasyon var. Fakat fazla seçeneğin sonucu olan kafa karışıklığına engel olmak için yönlendirici olarak öğretmenlere büyük bir iş düşüyor. Otonom öğrenci yetiştirmek için öğrencilerin güçlü ve zayıf yanlarını bilip belirli bir hedef doğrultusunda dijital araçlardan faydalanmasını sağlamak gerekir. Buna göre öğrencinin bireysel çalışma programına alabileceği erişimi ve kullanımı kolay birkaç öneride bulunmak isterim.
Yazma ve Konuşma Pratiği
İngilizce eğitiminde ESL ve EFL olarak ayrılan kavramları hatırlayalım. ESL (English as a Second Language) ana dili İngilizce olan bir ülkede bu dili öğrenme EFL (English as a Foreign Language) ise farklı bir dili konuşan ülkede İngilizce öğrenme sürecidir. EFL sürecinde öğrencilerin en büyük dezavantajı bu dile yeterince maruz kalamamalarıdır. Bu bağlamda öğrencilerin ana dili İngilizce ya da hedeflenen dil olan insanlarla konuşabilmesi onlar için çok yararlı ve motive edici olur. Öğrencilere bunu sağlayan HelloTalk aplikasyonu ile dünyanın başka yerlerindeki insanlarla konuşup, yazışmak mümkündür.
Okuma ve Dinleme Becerisi
Günümüzde sesli kitap uygulamaları oldukça revaçta, bunun dil eğitimi odaklı olan versiyonu Beelinguapp kitap ve şarkılar ile okuma ve dinleme becerilerini geliştirmeyi hedefliyor. Öğrenci aynı anda hem okuyor hem duyuyor, böylece ‘’Receptive Skills’’ yani ‘’Alıcı Dil Becerileri’’ için verimli bir pratik sağlanıyor. EFL sürecinde öğrencilerin dezavantajı olan dile maruz kalma süresi bu sayede arttırılabilir.
Eğitim-öğretim sürecinin kilit parçalarından biri de geri bildirim; dijital dünya da eğitimcilere öğrencilerle irtibat kuracakları yeni platformlar sunuyor. Geçtiğimiz iki yıl boyunca online eğitim sürecinde etkili ve kişisel geri bildirimin öğrencinin motivasyonu ve öğretmen ile olan iletişimi (teacher – student rapport) açısından ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladık. Bu bağlamda bir puandan çok daha fazlası olan geri bildirim yeni nesil, kullanıcı dostu ve hedef odaklı platformlar ve aplikasyonlarla daha interaktif hale getirilebilir.
Geri Bildirim
Audacity ve Vocaroo gibi platformlar öğretmene bildirimleri yazı değil ses kaydıyla verme imkânı sağlıyor. Bu tip platformlar özellikle ‘’Productive Skills’’ yani ‘’Üretken Beceriler’’ odaklı yazma ve konuşma ödevlerinde öğretmen ve öğrenci arasındaki iletişimi zaman – mekân sınırlamasından çıkarıyor. Bir diğer web aracı olan Knovio ile geri bildirimleri video olarak hazırlamak mümkün.
Peki ya öğrenciden alacağımız geri bildirimler? Bunlar için de aynı platformlar interaktif bir şekilde kullanılabileceği gibi Poll Everywhere ve Socrative gibi uygulamalar ile hızlı testler, tek soruluk değerlendirmeler hazırlanabilir.
Bu tip geri bildirim araçları sadece öğrenilen konular için değil müfredat içeriği, bu içeriğin sunum şekli gibi bütünsel konularda öğrencilerin beklenti ve yorumlarını öğrenmek adına kullanılabilir. Nihayetinde eğitim interaktif bir süreçtir ve bu süreçte iletişim kanallarının her iki tarafta da etkin ve özgün bir biçimde kullanılması çok önemlidir.
Covid salgını ile dijital eğitim araçlarına ve online kaynaklara uyum sağlayan öğretmen ve öğrencilerin bu sürecin başlarında kafa karışıklığı yaşadığı bir gerçek. Bu nedenle ‘’Less is more’’ yani ‘’Az daha çoktur’’ İlkesiyle erişimi ve kullanımı kolay platformların, belirli bir kazanım hedefi doğrultusunda, müfredatı destekleyecek biçimde düzenli kullanımı verimlilik açısından esastır.
Kaynakça
Boz, S. Çoban, Ö. (2015). ‘’Yabancı Dil Eğitiminde Teknoloji Kullanımı’’. Millî Eğitim Bakanlığı Yenilik be Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü. (1-2)