Arşiv en basit tanımıyla; bilinçli olarak evrakları, belgeleri ve mevcut durumu, yaşananları, olayların kayıt edilebildiği her türlü yazılabilen kâğıt vb.nin dijital malzemenin (CD, USB, HDD vd.) özel-resmi statülü kurum/kuruluşlarca veya sivil toplum örgütlerince biriktirilmesi, tasnif edilerek saklanması için toplanması ve korunması için ayrılan yerdir. Bu arşivleyenin büyüklüğüne göre bir bilgisayar, raf, dolap, oda veya bina olabilir. İnsanlar için hatıratlar ne kadar önemli ve değerliyse kurum ve devletler için arşiv ondan daha ehemmiyetlidir. İnsanlığın ve devletlerin tarihlerinin yazılabilmesi bir anlamda tarihçilerin yazdıklarının, kişilerin hatıratlarının ve devleti oluşturan kurumlarının belgeleri tasnifleyerek saklamasıyla mümkün olabilmiştir.
İnternetin yaygınlaşmasından önce bir konuda bilgiye ihtiyaç duyulduğunda kütüphanelere ve arşivlere bakmak gerekiyordu. Artık internet sayesinde gizliliği olanlar hariç her türlü bilgi ve belgeye ulaşmak birkaç saniye zaman almaktadır. Bilgisayarda daha önce oluşturduğumuz belgeleri belli bir düzenle dosyalamak gelecekte arama yaparken ulaşmakta kolaylık sağlayacaktır. Zira belgenin ismini hatırlamıyorsak arama fonksiyonunun faydası olmayacak veya her önümüze getirdiği evrakı açıp bakmakla zaman kaybı olacaktır. Bu amaçlı özel yazılımlardan da faydalanılabilir.
Mesleki eğitimi yakından takip ettiğim için bu konudaki belgeleri arşivlemeyi çok önemsiyorum. İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğünde mesleki eğitimden sorumlu olarak çalıştığım dönemde göreve yeni başlayan Milli Eğitim Bakanımız Sn. Ömer Dinçer’e sunmak amacıyla hazırladığım “Mesleki Eğitimde Sorunlar ve Çözüm Önerilerimiz” başlıklı yirmialtı maddelik iki sayfadan oluşan bir belgeye arşivimde rastladım. Bizzat yazdığım bu metnin yaklaşık tam on yıl önce hazırlanmış olduğunu üzerindeki tarihten anladım. Demek ki hazırlanmış olan bir metnin kim tarafından hangi tarihte ve amaçla hazırlandığının da kayıt edilmesi önemlidir.
İlk maddeden başlayarak tek tek üzerinden geçtiğimde; o günlerde üniversiteler, sektör temsilcileri, meslektaşlarım, mesleki birikim ve tecrübelerim ışığında mesleki eğitimde yapılması gereken düzenlemelerin çoğunluğunun bugün yapıldığını görünce açıkçası hem önerilerimin tutarlılığı ve yerindeliği hem de ülkem ve gençlik adına çok mutlu oldum. Önce hazırlamış olduğum önerilerimden on yıl içinde gerçekleşen yazacak olursam;
Bakanlık düzeyinde mesleki eğitim, farklı genel müdürlükler yerine (erkek teknik, kız teknik, ticaret turizm, sağlık, çıraklık ve yaygın eğitim) tek genel müdürlükte (Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü) birleştirilmiştir.
Meslek liselerine öğrencilerin kayıt olma süreç ve şeklinde öğrencileri velileri yormayan tek aşamalı basit adrese dayalı sınavsız yerleştirme temelinde bir modele geçilmiştir.
Meslek liseleri 9. Sınıfında, kültür dersleriyle birlikte sınırlı da olsa mesleki eğitim müfredatıyla başlanmıştır. Bir dünya insanı için gerekli geçerli notla değerlendirilmeyen temel yaşam ve mesleki becerilerin (tasarım beceri atölyeleri) kazandırılmasına başlanmıştır.
Üniversiteye girişte meslek lisesi mezunu öğrencilere uygulanan düşük katsayı uygulamasına son verilmiştir.
Mesleki Eğitim Merkezleri, örgün eğitime dahil edilerek devam eden öğrencilerin meslek lisesi mezunu olması sağlanmıştır. Özel Mesleki Eğitim Merkezleri açılmasına yönelik yasal düzenleme yapılmıştır.
Genel liseler ve çok programlı liseler kademeli olarak meslek lisesi ve Anadolu liselerine dönüştürülmüştür.
Ulusal meslek standartları ve mesleki yeterlilikler doğrultusunda sektörün de görüşü alınarak meslek müfredatları güncellenmektedir.
Sektörle işbirliği yapılan meslek liselerinde sektör temsilcilerinin yer aldığı okul yönetim kurulları ve ilçelerde Mesleki ve Teknik Okul Yönetim Kurulları oluşturulmuştur.
Alan ve dallar için asgari atölye standartları ve donanım şartları yayınlanmıştır. Alan ve dal için donanım temin edilmeden sektörün talep ve desteği alınmadan açılmasına son verilmiştir.
Anadolu İmam Hatip Liseleri, meslek lisesi olarak kabul edilmesi yerine bağımsız ayrı bir okul türü olarak kabul edilmeye önemsenmeye başlanmıştır.
Girişimcilik, bir ders ve önemli bir konu olarak müfredatta yerini alarak öğrencilere bu konuda farkındalık eğitimleri verilerek mezunlara da girişimcilik kredileri sağlanmaktadır.
Meslek liselerinde de sınıf mevcutları diğer Anadolu liselerinde olduğu gibi üst sınır getirilmiştir.
Özel meslek liselerinin açılması teşvik edilmekte ve öğrencileri de eğitim giderleri için desteklenmektedir. Bu sayede özellikle OSB içinde/dışında meslek lisesi açılması yaygınlaşmıştır. Özel okullarda okuyanlara verilen eğitim desteği sadece meslek liselerinde devam edilmektedir.
Buraya kadar gerçekleşen öngörülerin dışında henüz gerçekleşmeyen ancak gerçekleşmesinin hala gerekli olduğuna inandığım ve umut ettiğim önerilerimi sıralayacak olursam;
Ortaöğretime geçişte her öğrenciye mesleki rehberlik tanıtım ve yönlendirmenin yeterli ve sağlıklı yapılmasının ilk ve temel şart olduğu, bunun için 8. ve 9. sınıflarda öğrencilerin işyerlerinde meslekleri inceleme-görüşme ve araştırma/rapor yazdırmaya, ayrıca kişilik ve meslek envanteri testleriyle öğrencilerin ilgi ve yeteneklerinin ortaya çıkarılmasına dayalı bir model uygulanmalıdır. (Bakanlıkça uygulamaya geçirilen e-portfolyo uygulamasının zamanla verimli-etkin hale gelmesi faydalı olacaktır.)
Uygulamalı meslek eğitimi, ağırlıkla işyerinde ve işbaşında üreten-öğreten nezaretinde 10. Sınıfta bir, 11. Sınıfta iki, 12. Sınıfta üç gün yapılmaya başlanmalıdır.
Meslek liselerinde Anadolu Meslek Programında genel kültür derslerinin sayılarının ve içeriğinin azaltılıp seçmeli hale getirilmesi, buna rağmen başarısız olunması halinde bile sınıf tekrarı veya okul dışına çıkılması yerine üst sınıflara sorumlu geçilmesiyle birlikte açık uzaktan öğretim yoluyla telafisine imkân sağlanmalıdır.
Atölye ve meslek dersleri öğretmenlerinin de öğrencileriyle birlikte her hafta farklı bir işyerinde işbaşında üretenle/öğretenin buluşarak öğrencilerde tam öğrenmeyi gerçekleştirmesi sağlanmalıdır. Bunun dışında öğretmenlerin sektörde iki yılda bir zorunlu hizmetiçi eğitim seminerlerine katılım zorunlu/teşvikli (ücret, puan, performans) hale dönüştürülmelidir.
Atölye ve meslek dersi öğretmenlerinin ve meslek lisesi müdürlerinin şube müdürlüğü, ilçe milli eğitim müdürlüğü ve il müdür yardımcılığı gibi görevlere ekonomik ve özlük haklarındaki azalma gerekçesiyle geçmek istememelerine çözüm bulunmalıdır. Her il/ilçe Milli Eğitim Müdürlüğünde en az bir yöneticinin mesleki ve teknik eğitim uzmanlığından seçilmesi gereklidir.
İşe eleman alımlarında meslek lisesi mezunlarına öncelik tanınmalı ve işyeri açma başvurularında belediyeler ve vergi dairelerince mutlaka mesleki yeterlilik/eğitim belgesi istenmelidir. Meslek lisesi mezunu işe girişte asgari ücretin üstünde hakettiği ücreti alması devlet güvencesiyle sağlanmalıdır.
Dünya ve Avrupa Beceri Yarışmaları (WorldSkills ve EuroSkills) tarzında canlı uygulamalı mesleki proje ve beceri yarışmaları ulusal çapta gerçekleştirilmelidir. Bu sayede mesleki, teknolojik ve hizmet odaklı eğitim ve öğretimi teşvik etmeliyiz. Bugünün işgücünü ve yeteneklerini geleceğin işlerine hazırlamaya yardımcı olmak için ülkemizdeki gençlerle, eğitimcilerle sektörü buluşturmalıyız. Gençler için mesleklerin yeterli bir şekilde tanıtılması, becerilerde olgunlaşmaları desteklenmeli, sergileyerek onore etmeli ve ilham vermek ve gençleri öncelikle ulusal çapta çeşitli kariyerler tanıtmalı ve fırsatlar sunmalıyız.
Okul yönetimlerine performans kriterleri geliştirilerek her okula öğrencisi, okul büyüklüğü ve türüne göre ödenek/bütçe tahsis edilebilmelidir. Öğrenci-veli-okul arasında para konusu ortadan kaldırılmalıdır. Her ilçede mobil bir araçla mekanik-elektrik-tesisat-bilişim teknisyenleri istihdam edilerek okulların bakım-onarım destek hizmetleri çözülmelidir.
Tabikî burada yazamadığım ve yazması sayfalara sığmayacak kadar daha çok yeni, farklı ve faydalı çok sayıda uygulama hem genel öğretim hem de mesleki eğitim alanında gerçekleştirilmiştir. Bunları merak edenlerin MEB Strateji Geliştirme Başkanlığınca hazırlanmış olan ikiyüzotuziki sayfalık “MEB 2021 Yılı Bütçe Raporu ”na bakmalarını tavsiye ederim. Bu önemli belgeyi özet ve yorumlayıp okurlarımla paylaşmayı bir başka yazıya bırakıyorum.