Öğretmenlik(!)
0

Özellikle son zamanlarda daha sık duymaya başladığımız öğretmenlerimizin öğrencilere karşı tutumları akıl alır gibi değil. Bazı öğretmenlerin çevreye, öğrencilere her hareketiyle örnek olması gerekirken ötekileştirici, anlayışsız, merhametsiz davranışlarına bir anlam veremiyorum. Bu şekilde davranışlar her zaman olan ve olmaya devam edecek akran zorbalıklarına davetiye çıkarıyor. Öğretmen dediğimiz kişi farklılıklara saygı göstermeli ve diğer öğrencilere de bunu aşılayabilmelidir. Bir öğretmenin öğrencisine şiddet [psikolojik, fiziksel] göstermesi hiçbir şekilde kabul edilemez.

Okul bir eğitim kurumudur.

Bir öğrencinin özel gereksinimleri elbette ki olacaktır. Elbette ki  bazı öğrenciler  her alanda başarılı, kendinden emin olmayabilir öyle bir şart da yoktur. Ama günümüzde maalesef ki bu şekilde yaklaşımlar giderek azalmaktadır. Bu yaklaşımların gelecek nesilleri olumsuz yönde etkilediğini göreceğiz. Teknolojinin de gelişimiyle gençler arasında kendini geliştirmesi, bir hedef koyup o hedefe bağlı kalması halihazırda zorken  öğretmenlerin de öğrencilere karşı tutumları pek iç açıcı görülmeyince öğrenciler de eğitime karşı saygı göstermemeye başlıyor.  Oysaki eğitim her zaman olduğu gibi günümüzde de bir toplumun oluşumunda en önemli en değerli unsurdur.

Eğitimi düşük toplum, eğitimi ihmal eden toplumlar en büyük tehlike altında olan toplumların başında gelir. bu şekilde devam ederse de yarın için daha büyük felaketler doğuracak demektir. Bugün öğrenci olan birisi yarının ebeveyni olacaktır. Bir okulu, dersi sevdiren kişi nasıl ki öğretmenlerse aynı şekilde okuldan dersten nefret ettiren kişi de yine  bazı öğretmenlerdir. Bir öğrenciye sınıf içerisinde “Mobbing” uygulamak öğrencinin arkadaşları karşısında özgüveninin zedelenmesine öğretmenine, okula karşı olumsuz tutumlar sergilemesine yol açacaktır ayrıca farklı bir toplumda kendisini ifade edememe, içine kapanık bir birey olmasında da etkileri büyüktür.

Atalarımızın bu bağlamda ” Balık baştan kokar.” atasözünü kullanmamız doğru olacaktır. Yani öğretmenin öğrenciye karşı sert, olumsuz, empatiden yoksun tutumları ne kadar fazla olursa ilerde o öğrencinin de akranlarına veya iş hayatındaki çalışanlarına aynı tavırları sergilemesi olağan bir durum olacaktır. Biz ne zamandan beri öğretmenlerimizden şiddet görür olduk? Bu son derece velileri, öğrencileri korkutan bir durum olmaya başladı.

Öğretmen öğrencinin potansiyelini ortaya çıkaran, üretken, kendinden emin, hem zihinsel hem duygusal anlamda gelişmesini sağlaması gereken kişidir. Çünkü öğretmenler öğrencisine hayatı boyunca iz bırakacak olan  birisidir. Bu yüzden öğretmenin sadece ders işleyip sınıftan çıkması, otoriter davranması, mobbing uygulaması öğrencisine zarar verecek davranışların başında geliyor. Bu bağlamda Doğan Cüceloğlu’nun Öğretmenim Bir Bakar Mısın kitabından bir alıntıyı sizinle paylaşmak istiyorum;

“Öğretmen olmayı başarmış kişi şöyle der: Ben bir öğretmenim toplumsal bir kimliğim var; öğretmen kimliğimi hiç unutmayacağım. Öğretmen öğrenci ilişkisinin bir de insan yönü var. İnsan olduğumu da hiç unutmayacağım. Ben öğretmenim ve bir insanım, o da öğrenci ve bir insan. Öğretmenliğimin anlamı öğrenci insanın, insan olarak gelişmesine yapabileceğim katkıda yatıyor, öğretmen olduğumu hiç unutmadan, bir insan olarak öğrencinin içindeki insanı geliştirmeyi hedefliyorum.”[1]

Alıntıya baktığımız zaman öğretmenin öğrencisini bir anlamda sevmesi öğrencinin kendisini yaşama daha çok bağladığı bir gerçektir.  Kendi potansiyelini keşfeden öğrenci de artık eskisi gibi olmayıp daha dışa dönük, kendini seven , derslerine karşı ilgili birer insan olarak karşımıza çıkacaktır. Sevgi gören öğrenci kendisini geliştirme yönünde sağlam adımlar atacaktır ve kendisine olan güveni artıp kendi versiyonunun en iyisi olma yolunda çaba sarf edecektir.

öğretmen davranışları

Öğretmen bilgili, kültürlü olmak okumuş olmakla sınırlı kalamaz kalmamalıdır. Sadece öğretmen rolüne bürünmeyip öğretmenlik bir yaşam tarzı haline getirilmesi gereken bir meslek grubudur. Öğretmen nasıl kutsal bir görevi yerine getirdiğinin farkında olmalı her daim. Sadece öğrencilere değil aynı zamanda velilere de bir noktada yol gösterecek gerekirse evdeki faaliyetlere de anlam kazandıracak  öğrencinin kendini geliştirmesi, sadece öğrenci gözüyle bakılmaksızın topluma kazandırılması için canıgönülden emek verilmelidir.

Demem o ki çağdaş bir gelecek ve uygar bir toplum istiyorsak  bazı öğretmenlerimizin, bazı akademisyenlerimizin eğitimi sevdirme, öğrenciyi cesaretlendirme sınıf ortamında küçük düşürücü davranışlardan uzak durulması gerektiğini her öğrencinin özel olduğunu öğrencilerine karşı psikolojik, fiziksel şiddetten ziyade onlara okulu, dersi sevdirmeye yönelik tutumları olması gerektiklerini, topluma faydalı ve her şeyden de önemlisi iyi birer insan yetiştirmek  gayretinde bulunmaları gerektiği her daim vurgulanması önem arz eden konulardır.

[1] Doğan Cüceloğlu 2021

Facebook Yorumları

Atatürk Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı bölümünde eğitim görüyorum.

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir

Yorumunuz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.