Odamda bir süre öylece kalakaldığım, nadir anlarımdan biriydi. Danışma sürecinin başından beri konuşmaya direnç gösteren, sabit bir noktaya bakan C., ansızın ‘ben bundan kurtulmak istiyorum, lütfen beni kurtarın!’ diye ağlamaya başladı.
Onu anlıyordum; çok acı çekiyordu.
Çok değil bir iki sene öncesine kadar; sorumluluklarının bilincinde hareket eden, düzenli ve günlük olarak ders çalışan, lider özellikleri ile öne çıkan o popüler çocuk gitmiş; yerine kendine güvensiz, gelecek algısını yitirmiş, depresif belirtiler sergileyen, kendine zarar verme davranışları başlamış, okul performansı düşmüş, içine kapanmış, dünyadan adeta izole olmuş, uyku problemleri yaşayan bir çocuk gelmişti. Çünkü küçük yaşlardan itibaren ‘ağlamasın da…’ diye eline verilen telefonlar, ilkokul yıllarından itibaren çantasına girmiş ve sonra bağımlılık geliştikçe zihnine ve duygularına, bütün bir yaşamına, davranışlarına ve hatta geliştirmeye çalıştığı kimliğine egemen olmuştu.
Teknoloji bağımlılığı, tehlikeli boyutlardaydı. Yalnız ruhsal sıkıntılar değil, fiziksel sağlık sorunları da yaşamaya başlamıştı. Ciddi bir sağaltıma ihtiyacı vardı.
Depresyonun tedavi edilmesi ve internet bağımlılığı polikliniği sürecinin ardından okul psikolojik danışmanı ile çıktığı zor bir yolculuğun, terapötik sürecin sonunda ‘beni kurtarın!’ ile başlayan yol arkadaşlığımızın ‘ben yıllarca hayata buzlu bir pencerenin ardından bakmışım’ ifadelerine dönüşmesini hayatım boyunca unutmayacağım.
Önce Önlemeliyiz!
C., her yıl, sayıları artan derecede tanık olduğumuz, ailelerimizin ‘bilgisayarın başından kaldırıp da ders çalıştıramadığı’, oyun bağımlısı, teknolojiye hapsolmuş, sanal ilişkiler içinde yaşayan çocuklarımızdan sadece biriydi. Benim bir psikolojik danışman olarak C. ve daha birçok danışanımla, ebeveynlerimle yaşadığım deneyimler şunu gösteriyor; teknoloji bağımlılığı ile mücadelede önleyici tedbirler çok önemli. Bağımlılık geliştikçe ve çocuğun dünyasında yer ettikçe tedavi o derece güçleşiyor.
Ama bir gerçeği de unutmamalıyız. Teknoloji bağımlılığı denildiğinde ‘maddeyle hiç tanışmamak’ kuralı geçerli olmuyor. Çocuklarımız, teknoloji ile mutlaka tanışacaklar. Ancak önemli olan küçük yaşlardan itibaren teknolojinin yanında, sağlıklı internet ya da teknoloji kullanımı kavramları ile de tanışmalarıdır. Bu da ancak, çocuklarımızı bir yandan teknoloji ile karşılaştırırken bir yandan da onları teknoloji bağımlılığına karşı öncelikle önleyici bazda korumakla oluyor.
Peki çocuk ve gençlerimizde teknoloji bağımlılığının önlenmesinde ebevenynlere neler yapabilir?
Önce Kendi Bağımlılığınızı Gözden Geçirin!
Okul çağı bireylerde teknoloji bağımlılığını önlemenin birincil yolu, önce aile bağımlılıkla savaşmalıdır. İlk başta ebeveynler, kendi bağımlılıkları ile yüzleşmelidir. X kuşağında yaygın bir kanıdır: “Sigara içen bir ebeveynin, çocuğuna ‘sigara içme’ demesinin hiçbir anlamı yok!” Bu, günümüzde teknoloji bağımlılığı için de geçerlidir. Çocukların yanında sürekli elinde teknolojik aygıtlarla dolaşan, çocuğu bir şey konuşmak istediğinde elindeki akıllı telefondan gözlerini ayırmadan onu dinlemeye çalışan, birbiri ile iletişimi kopuk bireylerden oluşan ebeveynler çocuğa teknoloji bağımlılığında rol model olmakla kalmıyor, ihmale varan davranışları ile çocukların dünyasında derin yaralar açıyorlar.
Teknolojinin Dilini Öğrenin
Teknoloji kullanımını bir ebeveyn olarak öğrenmeniz, zaman zaman çocuğunuzla birllikte kullanmanız gerekiyor. Bu konu, çocuğunuzun teknoloji kullanımı ile ilgili davranışlarını sağlıklı olarak takip edebilmeniz ve zararlı davranışları erken fark edebilmeniz için de önemli. Bunun yanında güvenli internet kullanımı ya da paketleri hakkında bilgi sahibi olmak ve bu imkanlardan yararlanmak da ailelerin işini kolaylaştırıyor.
Bilgisayarın Yeri İyi Ayarlanmalı
Çocukları teknoloji bağımlılığından korumak ve evde teknoloji kullanımı ile ilgili kuralları oturabilmek için en etkili önleyici tedbirlerden biri, bilgisayarı evde salon gibi ortak bir kullanım alanında tutmaktır. Çocuğun odasının kapısını kapatıp da saatlerce denetimsiz bir şekilde bilgisayarı ile zaman geçirmesi, teknoloji bağımlılığı ve problemli internet kullanımına davetiye çıkartıyor.
Çocuklar Sosyal Olma Konusunda Desteklenmeli
Çocukları, küçük yaşlardan itibaren gelecekte problemli internet ya da teknoloji kullanımı ve bunu izleyen dönemde internet, teknoloji bağımlılığı gibi psikolojik sağlık sorunlarından korumak için onları sosyal aktivitelere yönlendirmek ve onları sosyal, insanlarla sağlıklı ilişkiler geliştirebilen, arkadaşlık ilişkleri güçlü, atılgan bireyler olarak yetiştirmek önemli. Çocuğun kendini yetenekli gördüğü ya da sevdiği bir alanda yetiştirmesine, bu alanda aktiviteler yoluyla çevre edinmesine olanak tanınmalı, çocuk mümkün olduğun da grup arkadaşlıkları kurması gerektiği yönünde teşvik edilmeli, sosyal ilişkilerinde cesaretlendirilmelidir.
Unutmayalım, bilinçli ebeveynler olarak, biraz dikkatle ve uzmanlara kulak vererek; çocuklarımızı hayatımızı olanca hızıyla kolaylaştırırken her geçen zamanda çeşitlenen psikolojik sağlık sorunlarını da beraberinde getiren teknolojinin zararlı etkilerinden korumak; zararlı etkilerle yüzleşmekten ve teknoloji bağımlılığının tedavi edilmesinden çok daha kolaydır!