Çocuklarımızın fizyolojik ihtiyaçlarını oldukça önemsiyoruz. Onları en güzel şekilde giydirmek, doyurmak, hayatta güzel olan her şeyi yaşamalarını istemek aslında her anne-baba ve bakım verenler için oldukça doğal bir istektir değil mi? Kesinlikle öyle. Peki çocuklarımızı duygusal açıdan da yeterince doyurabiliyor muyuz?
Çocuklar da en az yetişkinler kadar ebeveynlerinden, öğretmenlerinden, arkadaşlarından vs. güzel şeyler duymayı severler. Bizlerden işittikleri güzel cümleler sayesinde hem kendilerini daha iyi ve güvende hissederler hem de keşfetmekte oldukları dünyaya kendilerini daha özgüvenli ve cesaretli yetiştirmiş olurlar. Her birimiz günlük yaşamın koşuşturmacası arasında herhangi bir yakınımızdan güzel cümleler işittiğimizde bir an için bile olsa gülümseriz ve bu bizi mutlu eder. Aynı durum çocuklarımız için de geçerlidir ve hatta onlar bu güzel cümleler üzerine birçok olumlu yaşantılar kurabilirler. Peki, güzel cümleler derken neyi kastediyoruz? Öyle süslü sanatlı söyleyişlerden bahsetmiyoruz elbette. Örneğin “iyi ki varsın oğlum/kızım, seni çok seviyorum”, “bu iş için sana ihtiyacım var, sen bu konuda çok başarılısın”, “canın sağ olsun, senden önemli mi?”, “benim için çok değerlisin.” gibi. Bu tür cümleler henüz gelişmekte olan çocuklarımızın psikolojik gelişimi açısından oldukça önemli etkiye sahip. Yukarıdaki verdiğim “bu iş için yardımına ihtiyacım var, sen bu konuda oldukça başarılısın” örneğini incelediğimizde aslında çocuğa bir iş için hem yeterli olabildiği mesajını vermiş oluyoruz hem de sorumluluk bilincinin gelişmesi açısından çok önemli bir destek sağlamış oluyoruz. Yine verdiğim ve verilebilecek birçok güzel cümle ile çocuklarımızın sorumluluk bilinci edinmesinde, ait olma ve sevgi, kabul görme ihtiyacını tatmin edebilmesinde, yeterlilik duygusunu tadabilmesinde, başarılı kimlik oluşturabilesinde çok büyük katkılar sağlamış oluyoruz. Biz yetişkinler için oldukça basit cümlelerdir bunlar. Fakat çocuk gelişimi ve sağlığı açısından oldukça önemli ve kıymetli cümleler olduğu kaçınılmaz bir gerçektir.
Buraya kadar çocuklarımızla iletişimimizde kullanabileceğimiz birkaç basit ama etkili cümlelerden bahsettik. Peki çocuklarımıza karşı neleri söylemekten kaçınmalıyız, bu cümleler söylendiğinde çocuklarımızda ne tür olumsuz yaşantılar ortaya çıkar? Gelin bir de bunu konuşalım. Hemen hemen birçok yetişkin çocukluğunda annesi tarafından “baban işten dönünce söylediklerini, yaptıklarını tek tek anlatacağım.” Şeklinde bir cümle işitmiştir. Bu cümle ile çocuğunu terbiye etmeye çalışan bir anne profili çıkarıyor olabilirsiiz fakat böylesi bir cümle çocuğu terbiye etmediği gibi ebeveynleri arasında psikolojik sorunlara yol açabilir. O yüzden kullanmamak gerekir. “Sözümü dinlemezsen seni burada bırakıp giderim”. Bu cümleye bakıldığında, yine sıklıkla kullanılan bir cümle olduğunu görüyoruz. Bunu söylemek belki de çocuğu yaptığı veya yapmakta olduğu davranıştan vazgeçirebilir ama bu, uzun vadede çok olumsuz sonuçlara yol açar. Çocuklarda ayrılık anksiyetesi bozukluğu ortaya çıkabilir. Çocuk, ebeveynlerine karşı bağlanma ve güven sorunu yaşayabilir. “Onların çocuğu senden daha başarılı, neden sen de onun gibi çalışmıyorsun, neden ondan daha iyi değilsin?” Yine çok karşılaştığımız bir kıyaslama cümlesi. Bu tarz cümleler çocuklarımızın başarılarına ya da yeteneklerine katkı sağlamadığı gibi çocuğun kendini oldukça yetersiz hissetmesine yol açar. Ve var olan özgüvenleri de ciddi anlamda zarar görür.
Bu örnekler çoğaltılabilir. Ne yazık ki günlük yaşamda birçok olumsuz durum ve cümlelerle karşılaşıyoruz. Bizler birer ebeveyn, eğitimci ya da bakım verenler olarak olumsuz cümlelerin çocuklarımızda ne kadar hasara sebep olabileceğinin bilincinde olmalıyız. Çocuklukta işittikleri olumsuz cümleler çocuklarımızın bilinçaltı dünyalarında uzun yıllar barınabilmektedir. Bu nedenledir ki; çocuklarımızla günlük iletişimimizde güzel cümleler kullanmaya gayret göstermeliyiz. Çocuklarımız kullanmış olduğumuz güzel cümleler ile sadece o günü güzel geçirmekle kalmayıp sağlıklı kimlik gelişimi oluşturma yolunda da güzel adımlar atmış olacaklardır.