Sosyal medya ekranlarında sıkça karşılaştığım bir konuda sizin de fikrinizi almak adına hepimizi ilgilendiren bir konuya değinmek istiyorum. Sosyal medyada paylaştığımız resimlerin bize ve çocuklarımıza olan etkilerine buyurun birlikte bakalım.
Her şeye karamsar bir tablo çiziyor olarak algılanmamak adına da sözcükleri seçerek yazmaya çalışacağım. Bir yazıyı yazdıktan ve okurun beğenisine sunduktan sonra o yazı benim olmaktan çıkmıştır. Çünkü her okuyan kendince yeni anlamlar ve çağrışımlarla yazıya farklı boyutlar ve pencerelerden bakıyor olacaktır.
Facebook’tan başlayalım isterseniz; ne kadar da şeker ve tatlı olduğu su götürmez bir gerçek olan çocuklarımızın bu güzelliklerini, mutluluğumuzu başkaları ile paylaşmak istiyoruz. Özellikle yaşadığımız güzel anları ölümsüzleştirmek ve sevdiklerimizle paylaşmak için çocuklarımızın resimlerini paylaşıyoruz. Bu paylaşımlardan çocuklarımızın haberleri var mı yok mu bilmiyorum ama onların kişisel haklarını ihlal ediyoruz endişesi taşıyorum.
Kendisinden habersiz tanıdık tanımadık insanların beğenisi için sosyal medya platformlarında dolaşan çocuk resimleri onların istismar da dahil birçok konuda risklerle karşılaşmasına neden olabilir. İstismar sadece sokakta değil maalesef internetin de dahil olduğu hayatımızın her alanında karşımıza çıkabilmektedir. Sizin ve çocuklarınızın yaşantısı hakkında detaylı bilgiye sahip olabilecek istismarcının bunu çocuklarınıza karşı kullanabilme tehlikesi bizi yeterince endişelendirmelidir.
Resimlerini paylaşırken izin istediğim çocuklarımın bana bu konuda olumsuz yanıt verdiklerini gördüğümde güzel anları sizlerle paylaşamadığım için üzülürken! onların kararları hoşuma gitmişti. Ben de tabii nasıl isterseniz öyle olsun diyerek paylaşmaktan vazgeçmiştim. Evet internet ya da sosyal medyada resimlerini paylaşırken mümkünse ki mümkündür kanaatime göre hiç paylaşmamak daha güzel olsa da bunu yapamıyorsanız olabildiğince özel anları paylaşmadan az sayıda genel resimlerini paylaşmaya gayret gösterelim. Bu zor bir şey değil, sadece paylaşımda bulunurken çocuğunuza bu resmi sen de istersen paylaşmak istiyorum, istemezsen senin olmadığın bir resmi paylaşacağım diye izin alalım.
Hatta sosyal medya hakkında onlara bilgi verilmesi de gerekmektedir. Hangi resmi paylaşacağınızı, ne tür resimlerin buralarda paylaşılabileceğini ve bunu kimlerin görebileceği gibi konularda bilgilendirme yapılmasında büyük fayda vardır. Hem çocuğun gelişimi hem de sosyal medya hakkında farkındalığının gelişmesi bir ihtiyaç olarak şimdi olmasa da önümüzdeki yıllarda hissedilecektir.
Bu izin isteği, çocuklarımızda kişilik hakları, özel hayatın gizliliği ve mülkiyet hakları gibi kavramların gelişmesine yardımcı olacaktır. Bunun yanında fikirlerinin soruluyor olması onların kendine saygısını ve öz güven becerilerinin de gelişmesine katkı sağlayacaktır. Zaten bu kavramlar da çocuklara lafla anlatılarak değil de ebeveynlerin yaklaşımları ile gelişmekte ve onları yönlendirmektedir. Çocuklarda psikososyal gelişim, çok zaman onlara anlattıklarımızdan değil de nasıl davrandığımıza göre şekillenip gelişmektedir.