Geçen yıl haber bültenlerini hatırlıyor musunuz? Hani sınava geç kaldığı için içeri alınmayan genci, kapıları tekmeleyen veliyi, tanıdığı olduğu için yan kapıdan içeri alınan kızı………
Sınav başlama saatinden 15 dakika öncesinde kapıların kapatılacağı ilan edilmişti. Sınav başlangıç saati saat 10.00, en son aday girişi ise 09.45 olarak belirlenmiş, duyurusu yapılmış sınav haftası özellikle bu konuya yetkili tüm kurumlar vurgu yapmıştı. Ne mi oldu sonunda?
İşte yazımın girişinde bahsettiğim sahneleri akşam haberlerinden hep birlikte izledik. Hepimiz ekranda gördüklerimiz karşısında doğal olarak yetkilileri suçlayarak ne gerek vardı canım buna olduk. Hatta imza kampanyaları bile düzenleyenlerimiz oldu.
Yetkililer de karşılaştıkları bu kadar tepkiden sonra bu sene geri adım atarak sınav başlangıç saatini 10.15’e , en son aday girişini ise 10.00’a aldılar. Artık tepki verecek bir şey kalmamıştı, tepki de, geç kalan da olmamalıydı değil mi?
Taksinin içerisinde trafiğe takılan genç kızımız bir yandan kendini tokatlıyor diğer yandan söyleniyordu. Sonra duran trafiği daha fazla bekleyemeyeceğini fark etti indi taksiden. Yan tarafta koşa koşa sınava gireceği okula koşan gencin ardından koşmaya başladı. İki öğrenci de okula geldiklerinde saat 10.05 olmuştu, görevli memur arkadaş o sırada ehliyet ile sınava girmeye çalışan iki adaya sınava sadece kimlik kartı ve pasaport ile girilebileceğini anlatıyordu. Adaylar ise pek de anlamış gibi durmuyordu.
Anlayacağınız popülist yaklaşımların sonucunda sorunlar ortadan kalkmıyor, aşırı hoşgörü sadece sorunu derinleştirip yetkili kurumları sorgulatmaya neden oluyor.
Öğretmenlerimizi, kurumlarımızı ve yetkililerimizi sorgularken kendi kapımızın önünü de süpürmemiz gerektiğini unutmamalıyız. İtibarı alınmış kurumların inanın kimselere faydası yok.
devam edecek