Üretim denilince akla ilk gelen şey, bir ürün ortaya koymak olur genelde. Fakat bizler için önemli olan fikir üretimidir. Fikir oluşmalı, tasarlanmalı ve sonuçlandırılmalıdır. İşte bu yüzden üretken insanlara yalnızca diploma değil; çoklu düşünebilme, tasarlayabilme, analitik düşünebilme becerileri gereklidir.
Günümüz eğitiminde maalesef işler böyle yürümüyor. Hazır kalıp bir sistemin içinde tek tip insan yetiştirmek eğitim değildir. Eğitimin olmadığı bir yerde de gerçek ve anlamlı öğrenme olmaz. Bu nedenle okul başarısı, karne ortalamaları, sınavlar ve diplomalar bizi gerçekten yetiştiren ve geliştiren unsurlar değillerdir. Eğitim sürecini takip etmekten çok sonuç odaklı olan bu sistem ve unsurları, bizi yalnızca geçici öğrenmelere sürükler.
İnsan kendi kendini geliştirmelidir. Sadece bize verilen kilitleri açmak yerine, farklı kilitlerin açabileceği kapılar tasarlamalı ve üretmeliyiz.
“İlk ve orta okulu bitirdim tamam ! Şimdi liseyi bitirmeliyim ve sınava girip üniversiteyi kazanmalıyım. İşte üniversiteli oldum ! Artık tek yapmam gereken şey mezun olmak. Ve artık üniversite mezunuyum, bir diplomam var… “ Eğer tüm eğitim hayatınız bu şekilde ise, bulabildiğiniz bir işe girip çalışmak size yeterli gelecektir. Elinizdeki üniversite diplomasını yalnızca bir işe girmek için herhangi bir belge olarak kullanırsınız.
Ancak kendini geliştirmeyi amaç edinmiş kişiler, bu diplomayı bir üst kademeye geçiş için basamak olarak kullanırlar.
Merak ederler, araştırırlar, keşfederler, fark ederler, öğrenirler, tasarlarlar, üretirler…
İşte bunlar olmadan gerçek eğitim mümkün değildir. Bu yüzden biz eğitimcilere düşen görev oldukça fazla.
Sadece diploma peşinde koşmayan, bilinçli, farkında olan, merak eden, araştıran ve üreten nesiller yetiştirmek dileğiyle…