Başlangıç olarak “yönetmek” kelimesinin Türk Dil Kurumu Sözlüğündeki manasını hatırlatmak isterim:” Bir kurum veya kuruluşun yasalara, kurallara ve belli şartlara uygun biçimde işlemesini sağlamak, idare etmek, tedvir etmek. ”Bu tanımda dikkat çekmek istediğim kısım ”yasalara, yönetmeliklere uygun biçimde işlemesini sağlamak”. Peki teknik lise yada daha genel tabirle teknik okul kurum yönetimi yasalara uygun biçimde işlemesi nasıl sağlanır?
Yasaları yönetmelikleri bilen, uygulayan yöneticiler eliyle sağlanır. Tam da yeri gelmişken bir de teknik okulları tarif etmekte fayda var; ”Bir mesleğe teknik eleman yetiştiren aynı zamanda yüksek öğretim programlarına öğrenci hazırlayan orta öğretim kurumlarıdır.”
Teknik okulları diğer eğitim öğretim okul ve kurumlarından ayıran uzmanlık isteyen çok konu ve yoğun bir iş temposu vardır. Belli başlılarını şöyle sıralayabiliriz:
-Teknik okullarda günde (normal eğitim olarak) 12 saat ders yapılır. Birçoğunda 08.30-21.00 arası eğitim devam eder.
-Teknik okullarda Elektrik, Bilişim, İnşaat; Gıda, Metal teknolojileri gibi çok farklı meslek alanlarında eğitim faaliyeti vardır.
-Teknik okullarda faaliyet gösteren her alan/bölüm farklı bir okuldur. Çünkü her birinin ders programında farkı ders saatleri ve farklı dersler mevcuttur.
-Teknik okullarda tüm öğrenciler sigortalıdır ve dolayısıyla SGK mevzuatına tabidir.
-Teknik okullar atölyelerinde üretim yaparlar.
-Teknik okullardaki alan/bölümler genelde ağır ve tehlikeli iş kollarıdır. Bundan dolayı da yüksek bir iş güvenliği riski taşımaktadır.
– Teknik okul-kurumlarda yönetime bağlı birden fazla farklı kurum vardır.
.Mesleki Açık Öğretim Lisesi(MAOL)
.Meslek, Eğitim Merkezi(MESEM)
.Döner Sermaye İşletmesi(DÖ-SE)
.Anadolu Meslek Programı(AMP)
.Anadolu Teknik Programı(ATP)
Yukarıdaki başlıklara benim hatırlayamadığım ama sizlerin ekleyeceği konu ve başlıklar da olabilecektir. Ayrıca tüm öğrenci işleri, rehberlik ve psikolojik hizmetleri gibi klasik okul iş ve işlemlerinin tamamını da ekleyebiliriz.
30 yılı aşan hizmet yılı olan bir teknik öğretmen olarak diğer okul türlerine saygısızlık yapma gibi bir düşüncem asla olamaz. Her eğitim kurumunun kendine has, kendine özel zorlukları vardır.
Ben bir teknik öğretmen olarak öğrenciliğimden itibaren kırk yıldır içinde olduğum teknik okul ve kurumlara dair bir değerlendirme yapıyorum. Bu düşünceler bir kıyaslama değil bir değerlendirmedir. Anlatmaya çalıştığım konu mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumları karışık, karmaşık ve kendine özel birçok özelliği olan özel uzmanlık isteyen çok fazla risk ihtiva eden teknik okul- kurumlardır.
Bu özel uzmanlık isteyen kurumlarda müdür ve müdür yardımcısı atamalarında teknik okulların anlatmaya çalıştığım özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Müdür yardımcıları muhasebe uzmanı, iş güvenliği uzmanı gibi özellikleri bulunan öğretmenler arasından atanmalıdır. Ayrıca benim önerim yönetim kadrosu 1+5 (müdür+müdür yardımcısı) ile sınırlandırılarak bu tür okullarda özel uzmanlık isteyen SGK işleri, muhasebe işleri, iş güvenliği ile ilgili iş ve işlemler için sabit uzman en az lise mezunu memurlar atanmalıdır.
En azından kurumun riskli uzmanlık isteyen iş ve işlemleri sabit memurlar vasıtası ile hatasız yapılır. Okul müdürü de mutlaka en az 5 yıl müdür yardımcılığı yapmış teknik öğretmenler arasından atanmalıdır. Uzman olmayan ve sık sık değişen yönetim kadroları ile teknik okulların yönetimi mümkün değildir. Mevcut hali ile bu kurumlar hataya müsait hale geliyor ve kurumsal gelişimleri de yetersiz kalıyor. Tüm okullar için kurum yönetimlerinin esas işleri olan eğitim liderliği ve eğitim faaliyetlerine odaklanması zorlaşmaktadır. Mevcut durumda kurum müdürleri idari amir, müdür yardımcıları da idari müdür yardımcılarıdır.
Son söz;
Bana göre teknik okullar yönetimi ile işletmesi ile yeniden ele alınmalı ve yenileşmeye yönetici özelliklerinden ve göreve atama mevzuatından başlanmalıdır.
Bana göre teknik okullar yönetimi ile işletmesi ile yeniden ele alınmalı ve yenileşmeye yönetici özelliklerinden ve göreve atama mevzuatından başlanmalıdır.