Kültürümüzde çocuk ailenin ebeveynlerin en kıymetli varlıklarıdır. Hatta diğer ülkelere göre fazlaca koruyucu davrandığımız da söylenebilir. Okul, eş, iş ve diğer tercih dönemlerinde hata yapmasınlar diyerek onlar adına düşündüğümüz ve onları etkileyenlerimiz çoğunluktadır. Son dönemde buna veli zorbalığı diyenler bile çıkmıştır. Peki geleceğimizin teminatı en kıymetli varlığımız olan çocuklarımız biraz büyümüşlerse (ki onlar hiç büyümezler hep bizim minik küçük çocuklarımızdır) gençlerimiz ne düşünüyor, nasıl yaşıyor ve ne gibi risklerle karşılaşabilmektedir. Bu konuda yapılan araştırmalara bakınca aralarda ince ipuçlarından başta ebeveynler olmak üzere seçilmişler ve kamu adına karar verenler çalışmalarından bunları dikkate almaları gerekmektedir.
Türkiye’nin Yüzyılı ve Geleceği Uluslararası Gençlik Sempozyumu Ekim ayında Sultangazi Belediyesi ev sahipliğinde Türkiye Gençlik STK Platformu, İstanbul Düşünce Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, Yeni Şafak, TVnet, Argetus Eğitim Araştırma Danışmanlık ve İstanbul Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirildi. Sempozyumun amacı, günümüzde gençlerin geleceğe yönelik beklentileri ve talepleri ile karşılaştıkları sorunlar için yeni bir perspektif sunmak ve politika önerileri geliştirmektir.
Sempozyum kapsamında; İstanbul’un 26 ilçesinde 15-29 yaş arası 1268 gençle gerçekleştirilen anket sonuçları gençlerin ne düşündüğü, ne yaptığı ve nasıl yaşadığı hakkında önemli ipuçları vermektedir. % 80,7’si apartmanda kalıyor, % 44,2 lise, % 31,6 orta, % 19,3 lisans mezunu, % 78,6’sı ailesiyle yaşamaktadır. % 36,2’si çalıştığı için genel sağlık sigortası, %36’sı aile ve eşinden sigortalı, % 14 GSS bulunmuyor. Ailelerin % 45,4’ ü vasıflı çalışan eksim, %30,8’i orta tabaka altı memur ve çalışan, % 10,5 orta tabakadan oluşmaktadır.
Gençlerin % 21’i hiç kitap okumuyor, % 24,9’u günde 2 saat kadar okuyor ve yaş arttıkça kitap okuyan sayısı azalmaktadır. % 41,9’u hiç gazete okumazken % 26,7’si günde en fazla 2 saat okumaktadır. TV izleme oranı ise % 18,4’ü hiç izlemiyor, % 46,8’i ise günde en fazla 2 saat izlemektedir.
Müzik dinleme durumunda % 58,7’si pop müzik, %37,7’si rap, % 33’ü türkü, % 27,3’ü rock, % 22,2’si Türk Sanat Müziği ve % 19,8’i arabesk tarzında müzik dinlemektedir.
% 46,5’i sigara ve nargileyi her gün kullandığını, % 43,5’i ise hiç kullanmadığını söylüyor. % 60,8’i alkollü içecek kullanmıyor ancak yaş arttıkça kullanma oranı da artıyor. Yaşanılan bölgede ve çevrede uyuşturucu madde kullanan var mı sorusuna; % 25,6’sı evet kullanan var biliyorum derken % 8,5’i ise var olduğunu tahmin ediyorum cevabını vermiştir.
Gençlerin % 90,5’i hiçbir siyasi partiye üye olmadığını, % 56’sı ilgi duymadığını, % 20’si buna vakti olmadığını, % 12, 1’i sevmediğini ve sadece % 9’unun siyasetle ilgilendiğini belirtmektedir.
Gençlerden sporla ilgilenenlerin oranı % 68.3, %21,1’i düzenli spor yaptığını ve 47,2’i fırsat buldukça spor yaptıklarını söylemiştir. Gençlerin yaşı arttıkça spor yapma oranı da azalmaktadır.
Gençlerin son üç ayda çalışma durumuna bakıldığında; % 55,5’i çalışıyor, % 36,8’i çalışmıyor ve iş aramıyorken % 7,6’sı işsiz ve iş aramaktadır.
Boş zamanların değerlendirilmesinde % 78,9’u gezerek, % 54 aile ve arkadaşlarıyla, % 50,5 TV seyrederek, % 42,5 dinlenerek, %22,8 spor yaparak, % 22,6 kitap ve dergi okuyarak, % 18,2 tiyatro ve konsere giderek, % 19,2 kafede vakit geçirdiğini beyan etmektedir.
İnternet kullanımı oranı günde ortalama en fazla 6 saat ve yaş arttıkça internet kullanım saati azalmaktadır. İnterneti hangi amaçla sorulduğunda; % 82,4 sosyal medya, % 50,1 müzik, % 49,7 eğlence ve oyun, % 48,3 filim ve video seyretmek, % 41,5 araştırma ve okul için, % 25,9 işi için, % 8,8 iş aramak için interneti kullandığını beyan etmektedir. İnterneti hangi iletişim araçları ve mecraları için kullandığı sorusuna ise; % 89 instagram, % 86,4 wattsap, % 67 facebook, % 61,8 youtube, % 38,9 google/yandex, % 38,8 twitter, % 31,2 sms ve % 30,4 e-posta için kullandığını beyan etmiştir.
Gençler en önemli problemleriniz nelerdir? sorusunu ise% 58, 8 eğitim, % 54,9 işsizlik, % 42,8 uyuşturucu, % 25,7 internet bağımlılığı, % 22,6 ahlak ve etik konularını işaretlemişlerdir.
Gençler en çok neye sevinir diye bir soruya ise % 47,1 sevdiği işi ve mesleği yapmak, % 35,5 iyi bir işe girmek ve % 12,4 iyi bir okulda okumak olarak belirtmektedirler.
GENAR tarafından yine İstanbul’un 24 ilçesinde gerçekleştirilen bir başka araştırmada; Gençlerin sosyal alan olarak en çok AVM, park, kafe, sinema ve maç ortamlarını kullandıkları, aile, vatan sevgisi, milli manevi değerler, para kazanmak, eğitim, iş ve arkadaşlarına önem verdikleri, yabancı dil bilme oranı % 38,4 olduğu, % 82,5’unun sanatla hiç uğraşmadığını, % 47 sigara, % 82 alkol ve % 98’inin uyuşturucu kullanmadığını, % 60’ının ülkesinden memnun, % 47’sinin ise bir başka ülkede yaşamak isterdim dediği tespit edilmiştir.
Gençleri anlamak için bu türden araştırmaların daha çok yapılması ve incelenmesi faydalı olacağı muhakkaktır. Gençlerin yaklaşık üçte birinin çalışmıyor ve iş aramıyor olması, internet gibi bir aracı sadece yaklaşık yüzde onunun kullanması, çevresinde uyuşturucu madde kullananların var olduğunu bilen ve tahmin edenlerin oranının yaklaşık yüzde otuzdört olması yine en önemli problemler sıralamasında uyuşturucuyu üçüncü sırada belirtmeleri üzerinde mutlaka önemle durulması gerektiğini düşünüyorum.
Eğitimin en önemli problemlerinden sonra da işsizliğin geliyor olması, yarıya yakınının sevdiği işi ve mesleği yapması halinde çok sevineceğini belirtiyor olmaları bu konuda daha çok yapmamız gerektiğini göstermektedir. Yine başta eğitim ve genelde tüm sosyal konularda politika üretilirken gençlerin teknolojiyi, interneti ve sosyal medyayı çok fazla kullanıyor olmalarını dikkatten kaçırmadan gelecek hakkında planlar yapılması daha doğru ve gerçekçi olacaktır.
